- 01-12-2021 06:49
- 2267
Geçen gün eşimin hoparlörü açık telefon görüşmesine şahit oldum. Konuyu tam bilemediğimden uzaktan duyduğum kadarıyla eşim, telefondaki muhatabına "ürünü iade edeceğini" belirtiyor, muhatabı da "fatura kesimi yapıldığından, ürünün iadesinin mümkün olmadığını" belirtiyor...
Bir de güya "güven"(!) tesis etmek için eşime, "lazım olur"(!) diyerek "özel" telefonunu veriyor...
Ben de yüksek sesle "nasıl kesilen fatura iptal edilmez" diye çıkışınca, telefondaki görüşme hemen sonlandırıldı.
Aradan bir- kaç dakika geçmesine rağmen verilen numaraya ulaşılamadı!..
Şimdi böyle konular maalesef günümüzün en korkunç meseleleri içerisinde yer alıyor; lâkin vatandaşlar ister- istemez bu tuzaklara yakayı kaptırıyor...
Sabahtan akşama kadar ne telefonlar geliyor; "su arıtma", " ucuz internet kullanma", "kombi bakımı" gibi, insanların kolayca inanabileceği mesaj ve aramalarla tuzağa düşebiliyor...
Bazen de bir tanıdığınızdan "mesaj" gelmiş gibi yanılıp ağlarına takılıveriyorsunuz.
Bu tür "kolay kazanç" peşinde olan "alın teri dökmeden" hemencecik "zengin" olma hevesinde bulunan kötü niyetli insanların alanları maalesef çok açık...
Dur-durakları da yok!..
Günün her dakikasında, olur-olmaz her yerde böyle telefon aramalarıyla muhatap olmak mümkün...
Bütün teknolojik imkânları da mevcut... Vatandaşların "hususî" bilgilerine de rahatlıkla ulaşabiliyorlar!..
Normalde kimsenin aklına gelmeyen "tuzak"lar bu tiplerle ortaya çıkıyor. Bazen çok masum ifadelerle, bizleri tuzaklarına çekebiliyorlar; işin farkına varmadan "atı alan Üsküdar'ı geçiyor"...
Böyle olaylarla binlerce insan mağdur oluyor, çeşitli borçlarla hayatları zorlaşıyor, sıkıntılar yaşıyor...
Devletin önleme tedbirleri, bunları durdurmaya, engellemeye yeterli gelmiyor olsa gerek; çünkü her gün bu olaylar çığ gibi büyüyor!...
Toplum içerisinde o kadar yaygın halde ki, kimseye de pek garip gelmiyor, herkes tarafından sanki "normal bir vak'a" gibi karşılanıyor. Sadece başına geldiğinde işin farkına varıyor(!)...
Çeşitli medya araçlarınca da; "kolay kazanç, hemen zengin olma, oturduğun yerden gelir temin etme" gibi durumlar özendiriliyor... Sanki parmağını oynatınca anında "zengin" olunacakmışçasına hayallere kaptırılıyor!..
Hâlbuki, hiç "alınteri" olmayan kazanç, insana tat verir mi?
Akşam evinde eşi ve çocuklarıyla oturdukları sofrada karınları doymadan, lezzet almadan kalkarlar, huzur ve bereketleri olmaz, devamlı problemler yaşarlar...
Dünyalarını karattıkları gibi ahiretlerini de karartırlar...
Çünkü nice masum insanların mağduriyetleri üzerine "mutluluk" olmaz!...