Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, kongre kararı alındığı dönemde “Benim tercihim değil, zaruretim neticesidir” dediği son grup konuşmasında; “Nefsimi ayaklar altına alırım, bir faninin terk etmeyeceği düşünülen her makamı elimin tersiyle iterim ama asla hiçbir dava arkadaşımın kalbini kırmam. Evet, aday olmayacağım ama AK Parti'nin neferi olarak sonuna kadar siyasi hayatıma devam edeceğim” diye konuşmuştu.
Bir de, “Benim ağzımdan sayın cumhurbaşkanımızla ilgili aleyhte tek söz duyamazsınız” demişti.
O dönemde ‘İradedışı kongre’ başlıklı bir yazıyla desteklediğimiz Davutoğlu, Sakarya’da yaptığı bir konuşmada; “Terörle mücadele defterleri açılırsa birçok insan, insan yüzüne çıkamaz; 7 Haziran ile 1 Kasım arası en kritik dönemlerden biri” diyerek son günlerde gündeme oturdu.
Komünist Parti, bu konuda hakkında suç duyurusunda bulunurken, insanlar da kendisinden daha net bir açıklama beklemeye başladı.
Neticede katıldığı bir televizyon programında o konuşmanın, “Milliyetçi Hareket Partisi'ne, ikinci olarak da AK Parti'ye bir sitem…” olduğunu belirterek şaşırttı.
“…birçok insan, insan yüzüne çıkamaz” gibi tehditvari sözlerin karşılığında yaptığı açıklama gibi, başka şeyler de söyledi…
Özetle; “Hayatım şeffaftır, sözüm açıktır, bir şey söylersem net söyler ve spekülasyon yapılmasına izin vermem. Tehdit alıyorum. Bedel ödetmek bir tehdittir.”
“Benim literatürümde hiçbir arkadaşımla ilgili geçmişi karıştırma gibi bir şey olmaz.”
(Karıştırdın ama..!)
“Kongrede bana yapılanı unutamıyorum.”
“Eğer bütün sayfalar açılırsa açıklamalar var, o hendekleri kimin kazdığının da açıklamaları var. Benim vicdanım da bu anlamda huzurlu.”
“Bana yapılan en ağır itham teröre destekti.”
“Bana bunu söylemeseler ben o açıklamaları yapmazdım.”
(Yaptın ama..!)
“Trenden inenler diye kimler kastedildi, 2 senedir bunu dinliyoruz. Biz makinist koltuğunda otururken itildik. 'Eyvallah' dedik, 'istikametinde gitsin de, itilmemiz sorun değil' dedik.”
“Yeni bir hali yeni bir yol olarak bağlamak lazım. Dikkate alınmazsa yeni bir yoldan kastım da açıktır. Çok geç olmayan bir vakitte bu yeni bir yolun ana hatlarını milletimizle paylaşacağız. Yeni bir yol yeni bir partiye yönelir mi, yönelir” diye konuştu.
Ahmet Davutoğlu’na Sakarya ve televizyon konuşmasından sonra insanların bakış açısı değişir mi bilmiyorum ama bana göre, kendisiyle beraber hareket edecek olanlar bile artık tedirgindir.
“Bana bunu söylemeseler ben o açıklamaları yapmazdım” diyen kişiye bundan sonra parti kursa bile hiçbir şekilde eskisi gibi yaklaşım olmayacaktır!
Başbakanlık yaptığı dönemde olanları, “ihanet’le beni itham ediyorlar,’ söylemeseler, o açıklamaları yapmazdım”ı, “Gelecekte yanında olanlar için de, söyleyebilir” şeklinde bir anlam oluştu ki, bu da kendi kendine ‘güvenilmez’ damgası vurmaktan başka bir şey değildir!
‘Yeni partiye ihtiyaç vardır’ ya da ‘yoktur’ veya ‘AK Parti kuruluş ilkelerinin dışına çıkmıştır;’ bunlar tartışılabilinir fakat bu açıklamalardan sonra Ahmet Davutoğlu parti kurarsa, Emine Ülker Tarhan’ın; en iyi ihtimalle de parti amblemi ‘şemsiye’ olanların yaşadığını yaşayabilir!
Parti kurmazsa da, siyaset tarihinde Erdal Kesebir, Ertuğrul Günay, Yalım Erez ve merhum Turgut Özal’ın “Onun için konuşmaya değmez. Brütüs!..” dediği Mehmet Keçeciler veya Abdüllatif Şener kadar yer alır; bir farkla… O da ‘eski başbakan’ olarak!..
.
Ali Mevlüt Kaya, dikGAZETE.com
Twitterda bizi takip edin: @alimevlutkaya @dikgazete