Ölüm öncesi otopsi ve aptal puma sendromu

Ölüm öncesi otopsi ve aptal puma sendromu

ÖLÜM ÖNCESİ OTOPSİ VE APTAL PUMA SENDROMU

Her eylemin bir sonucu vardır. İnsan, körü körüne hareket etmek yerine, bilinçli adımlar atmalı. Bu “bilinçli adımlar” için ise, şu 3 prensipten bahsetmekte fayda var:

1- Ölümden Önce Otopsi

2- Bir İşe Sonunu Düşünerek Başlamak

3- Aptal Puma Sendromu

1- ÖLÜM ÖNCESİ OTOPSİ

Otopsi en basit tanımı ile bir kimsenin ölüm nedenini belirlemek amacıyla cesedinin açılıp incelenmesidir. (post-mortem) Genellikle şüpheli ölümlerde yapılan otopsi işleminde amaç, kesin ölüm nedenini belirlemektir. Otopsi sırasında ölümcül olmasa da eğer varsa başka hastalıkları da ortaya çıkmaktadır.

Psikolog Gery Klein, otopsi işleminin ölüm sonrasında değil de öncesinde yapılması fikrinden yola çıkarak bir prensip geliştirmiş. Ve bu prensibe de Ölüm Öncesi Otopsi (pre-mortem) adını vermiş.

Bir kurarken, Bir yuva kurarken, ekibinizle yeni bir projeye başlarken, meslek seçiminde bulunurken / Tercih listesi hazırlarken, üniversiteye başlarken…

Psikolog Gery Klein bunlar gibi daha birçok konunun başlangıç noktasında, sonucun başarısız olduğunu, uzun zaman ve enerji harcadığınız bir konunun, bu kadar çabaya değmeyecek bir şekilde sonuçlandığını hayal etmenizi istiyor. Bu durumda yapacağınız neden analizini şimdi yapmanızı öneriyor. Neleri nasıl yaptınız ya da neleri yapmadınız da bu tatsız sonuca ulaştınız? Gery Klein, rahmetli sanatçımız Kayahan’ın o manalı şarkısını dinlemiş olsaydı eminim geliştirdiği prensibe çok uygun olduğunu düşünürdü:

“Bitti dünyam, ziyan oldum ziyan. Ah bir anlasam.

Ben nerde yanlış yaptım, Allah’ım neydi günahım,”

Elbette ki bu soruların sonuç belirlendikten sonra değil, daha en başta, sonucun olumsuz olduğu hayal edilerek yapılacak otopside sorulması gerektiğini de belirtirdi.

Üzülerek ifade etmeliyim ki; bizim toplumumuzda işin başında yaptığımız analiz ve sorgulamalar çok yetersizdir. Sonuç vahim olunca da yaptığımız kendimizi sorgulamaktan daha çok başkasını suçlamak olmaktadır.

Kötü bir başlangıçtan kurtulmanın en iyi yolu, kötü bir başlangıç yapmamaktır” diyor Daniel PİNK, “NE ZAMAN” isimli kitabında.  Bunun için kullanabileceğimiz en iyi tekniğin de Gery Klein’in prensibine yer vererek; “Ölümden sonra değil önce yapılacak bir Otopsidir” diye de ekliyor.

2- BİR İŞE SONUNU DÜŞÜNEREK BAŞLAMAK

Stephen R. Covey'inEtkili İnsanların 7 Alışkanlığı” kitabındaki alışkanlıklardan biri olan; “Bir İşe Sonunu Düşünerek Başlama” alışkanlığı da Ölümden Önce Otopsi prensibi ile benzerlikler taşır. Bu alışkanlık da kişisel ve profesyonel yaşamda hedeflerinizi netleştirmenizi sağlayan güçlü bir prensiptir. “Bir işe sonunu düşünerek başlamak", yapacağınız her şeyin nihai amacını önceden belirlemek ve bu hedefe odaklanarak hareket etmek demektir. Covey, bu alışkanlığı “zihinsel bir üretim süreci” olarak tanımlar. Yani, fiziksel eylemlerden önce zihinde bir plan oluşturmak gerekir. Ve bizi kendi cenazemizi izleyeceğimiz bir hayal kurmaya teşvik eder. Kararlarınızı, ölümünüzden sonra nasıl hatırlanmak istediğinizi düşünerek şekillendirmemizi önerir.

Ben kimim?”, “Neye değer veriyorum?”, “Hedeflerim neler?”, “Sağlıklı bir aile hayatı kuran, topluma katkı sağlayan ve dürüst bir lider olmak istiyor muyum?”, “Aileme zaman ayıran biri olarak mı, yoksa sadece işine odaklanmış biri olarak mı hatırlanmak istiyorum?” gibi sorular sormamızı ister.

Ve şu çarpıcı tespiti yapar:

“Eğer merdiveni yanlış duvara dayamışsanız, her basamak sizi yanlış yere götürür.”

Bir işe sonunu düşünerek başlama alışkanlığı, doğru duvarı seçmeniz için bir rehberdir.

3- APTAL PUMA SENDROMU

Bu prensipleri destekleyen bir başka tanımlama da kedi ailesinden olan PUMA’larla ilgili. Pumaların fiziksel özellikleri oldukça dikkat çekicidir. Genellikle 60 ila 120 cm arasında bir vücut uzunluğuna ve 30 ila 50 kg arasında bir ağırlığa sahiptirler.

Uzun bacakları ve güçlü pençeleri ile bilinen ve bu sayede usta bir avcı olan PUMA’ların başka bir özeliği daha var. Bu özeliği ile bu yazının içeriğine güzel bir katkı sağlayacağı kanaatindeyim. Şöyle ki;

Pumaları avlanırken başarıya götüren en önemli unsurların başında zekâları ve stratejik planlamaları gelir. Bu planlama sadece avına en etkili olarak hangi yoldan saldıracağı ile sınırlı değildir. Aynı zamanda, o av için ne kadar enerji harcayacağını ve buna değip değmeyeceğini de hesaplarlar.

İşte bu hesaplamaları yapmayan, stratejik planlama yapamayan, attığı taşın ürküttüğü kurbağaya değmeyeceğini öngöremeyen, çok basit ve yetersiz sonuçlar için enerjisini ve zamanını çok fazla tüketen, öldükten sonra nasıl anılacağı ile ilgilenmeyen, bir işe sonunu düşünerek başlamayan, ölümden önce otopsi yapmayan insanlarda APTAL PUMA SENDROMU olduğu kabul edilmektedir.

APTAL PUMA SENDROMU, elde edilen sonuçların eylemin maliyetini karşılamayacak bir işe hiç girişmemek gerektiğini anlatan bir tanımlamadır.

Burada görüldüğü gibi PUMA’ya bir hakaret olmadığı gibi bilakis onun kadar bile aklını kullanamayan, onun kadar stratejik düşünemeyen, enerjisini, zamanını belki de ömrünü, değmeyecek şeyler için heba eden insanlara atıfta bulunulmaktadır.

Bu 3 prensibi sadece, ülkemizin mevcut onlarca devasa sorunundan biri olan Üniversite Eğitimi çerçevesinde ele alalım:

Üniversitelerin sayıları, eğitim kaliteleri, bölümleri, bu bölümlerin ne kadar gerekli ve gereksiz oldukları, yapay zekanın olası etkileri vbg konular çözülmeden, sınavlar sonuçlandı ve tercih listeleri yapıldı. Eğer sadece bu listeler bile bir PUMA’nın yaptığı gibi stratejik bir planlama ile yapılmamışsa, işini sevmeyen ve veya iyi yapamayan milyonların artışına katkı sağlamaktan öteye gidemeyecektir. Önemli bir çoğunluk da okuduğu bölümün dışında bir yapacaktır. Sonuç, mutsuz insanlar, verimliliği düşük işler, heba olan enerjiler, zamanlar ve servetler olacaktır.

Uzun süre akciğer kanseri ile mücadele eden Rahmetli sanatçımız KAYAHAN’ın çok daha önceki zamanlarında yazdığı o şarkısının sözleri kanaatimce, Ölüm Öncesi Otopsi yapmayan, Bir İşe Sonunu Düşünmeden Başlayan ve Aptal Puma Sendromu olan insanların akıbetleri hakkında anlamlı bir mesaj da içermektedir:

Bitti dünyam ziyan oldum ziyan. Ahh bir anlasam. Ben nerde yanlış yaptım. Günahım neydi Allah’ım.

.

Hüseyin Burak Uçar, dikGAZETE.com

 

...