-Ukrayna'da protestocular, 2014'te Kiev'deki Maidan Nezalezhnosti'de hükümet güçleriyle çatışarak protestolarda bulunmuştu
Ukrayna ‘Maydan Darbesi’nin doğurduğu sonuçlar…
MOSKOVA
2021 yılında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Alman Die Zeit gazetesi için kaleme aldığı “Geçmişe Rağmen Açık Olmak” başlıklı makalesinde şunların altını çizerek kaydetmişti: “Birçok ülke yapay bir seçimle karşı karşıyaydı; ya kolektif Batı'yla ya da Rusya'yla birlikte olmak. Bu, aslında bir ültimatom idi. Böylesine saldırgan bir politikanın sonuçları, 2014 Ukrayna trajedisinde görülebilir. Avrupa, Ukrayna'daki anayasaya aykırı silahlı darbeyi aktif olarak destekledi.”
Putin, makalesinde ültimatomu, bir trajedinin başlangıcı olarak değerlendirirken, dönemin Ukrayna Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç'in de muhalefetin taleplerini kabul ettiğini belirtmişti.
Neden bu makaledeki eleştiriler bugün de çok güncel ve önemli?
Malum, bugünlerde Ukrayna’da devlet nükleer enerji şirketi Energoatom etrafında geniş kapsamlı yolsuzluk soruşturması yürütülüyor. Bu skandal, Cumhurbaşkanı Vladimir Zelenski yönetimindeki en büyük siyasi krizlerden birine dönüşüyor. Soruşturmanın “beyni” olmakla suçlanan Zelenski’nin eski iş ortağı Timur Mindiç’in ülkeden kaçtığı da gelen haberler arasında. Mindiç'in evinde yapılan aramada altın klozet bulundu.
Bu arada, Zelenski, 2019’daki seçim kampanyasında, “yolsuzlukla mücadele” konusuna önemle vurgu yapmıştı.
Ukrayna'da yolsuzluk skandalı ile ilgili dünya medyasında çok sayıda haberler var.
Fakat, uzmanların dikkatini çeken ise, 2014 yılında Ukrayna'da darbeyi destekleyen Batı, bu sefer neden fazla sesini çıkarmıyor.
Çoğu Avrupalı liderden bu konuda şimdilik ses yok. Genelde Batılı liderler beklemeye karar verdi. Sadece Polonya Başbakanı Donald Tusk, gazetecilerin sorusu üzerine, Ukrayna'da ortaya çıkarılan yolsuzluğun Batılı ülkelerin Kiev'e destek verme isteğini olumsuz etkilediğini kabul etmek zorunda kaldı. Polonya Başbakanı, “Bugün, Ukrayna yanlısı coşku hem Polonya'da hem de Avrupa genelinde çok daha zayıf. Ukrayna'yı desteklemeye devam edeceğiz, ancak bu tür gerçekler ortaya çıkarsa, ortaklarımızı Ukrayna ile dayanışma içinde olmaya ikna etmek giderek zorlaşacak” dedi.
Macaristan Başbakanı Viktor Orbán da, Ukrayna Ulusal Yolsuzlukla Mücadele Bürosu'nun soruşturmasını kendi iddiasının bir başka kanıtı olarak değerlendirerek, AB'yi “Zelenski'nin askeri mafyası”na para aktarmayı durdurmaya çağırdı.
Bu arada, Mindiç'in evinde bulunan altın tuvalet görüntüsü bize neyi hatırlattı? 2014 yılında da Ukrayna eski Cumhurbaşkanı Yanukoviç'in lüks kır malikanesinde altın tuvalet ortaya çıkarılmıştı. Ki, bu da 2014'teki Ukrayna'nın Maydan protestolarına yol açan yolsuzluğun sembolü olmuştu. O tarihte meydana toplanan eylemciler, SSCB kurucusu ve 1917 Bolşevik Devrimi lideri Vladimir Lenin'in Heykeli'ni indirmişti. Sonra da Lenin Heykeli'nin yerinde altın rengine boyanmış klozeti koydular. Eylemcilere göre, bu altın tuvalet, Yanukoviç'in politikalarına karşı bir tepkiydi.
Peki şimdi?
Bugün ise, Batı, bu altın tuvalet görüntüsüne pek sesini çıkarmıyor. Çünkü bu Batılı liderlerin işine gelmiyor. Çünkü onlar Ukrayna-Rusya ihtilafının devam etmesinden yana. Onlar bu amaçlar için Kiev rejimine milyarlar aktarmaya devam ediyor. Bu paralar ise Avrupalı vatandaşın cebinden çıkıyor. Ukrayna’da ise bu paralar altın tuvaletler için kullanılıyor.
Sonuç olarak Ukrayna gemisi batmaya devam ediyor.
Bunun da adı Maydan darbesinin doğurduğu sonuçlar…
.
Fuad Safarov, dikGAZETE.com