- 07-10-2020 19:02
- 1966
ÜNLÜ AMA ASILSIZ BİR RESİM (Gustav Dore’nin Miryokefalon Resmi)
Gustav Dore’nin (Gustave Doré) Miryokefalon Savaşı’nı canlandırmak için yaptığı asılsız bir resim, savaşın 844. Sene-i devriyesi olan 17 Eylül 2020 tarihi münasebetiyle yine dolaşımda idi.
Ne hikmetse altta gördüğünüz bu asılsız resmi dolaşıma sokanlar da bizlerdik.
Bu resim, "Türkler işte böyle bir geçit olmasaydı Bizans’ı yenemezlerdi" demek ister.
Bu resmin yapılış gayesi Batı âleminin gözünde Türkleri kötülemek, küçük düşürmek ve hilebaz göstermektir.
Hâlbuki savaş yerine ait aşağıda verilen iki fotoğraf da bize göstermektedir ki, Gustav Dore’nin yapmış olduğu resmin gerçekle uzak-yakın bir alâkası yoktur.
Yine altta verilen Arthur Kemp Tebby’nin resmi ise Manuel Komnenos’un su içtiği Yenice (Eski Maziye/ Marsia) ovasına benzemektedir.
Peki, böyle asılsız bir resmi, zamane Türkleri neye gündeme taşır?
Bunun sebebini de lütfen, siz düşünün ve siz bulun!
Manuel, birçok defalar Küçük Firikya’da (Gelendost ve Senirkent ovalarında) bulunan Türkmenleri kıyıma uğrattı.
O, Kemer Boğazı, Beyşehir, İbradı arasındaki Türk topraklarından izinsiz geçen kibirli bir imparator idi. Hıristiyan bir hanımı olan Sultanımız, onun bu hareketlerine karşı hep sessiz kaldı.
Aslında büyük bir savaşçı olan Manuel’i, daha çok, büyük kibri yıkmıştır.
Miryokefalon Savaşı öncesinde Sultan, istediği kaleyi vermek şartıyla iki kez elçi göndermiş, fakat Manuel, elçileri reddetmişti. “Manuel, Türk milletini ortadan kaldırmak, Konya’yı almak için yola çıkmıştı”.
Kaynakların belirttiği ve bizim hesabımıza göre savaşta, 20 bin kadar Selçuklu askeri ile Küçük Firikya bölgesinde yaşayan 30 bin kadar Türkmen vardı.
Bizans ordusu ise azami 40 bin civarındaydı.
20 bin Selçuklu askeri, Gelendost-Köke köyü önündeki tepeciklerde bir ordugâh kuran, 15 bin kadar Bizans’ı kuşatırken, diğer Bizanslılarla çarpışanlar, 1108, 1142, 1146, 1155 ve 1158 yıllarında yapılan Türkmen katliamının öcünü almak isteyen 30 binden ziyade olan Türkmenler idi.
Bu Türkmenler, 1146’da Sultan Mes’ud tarafından Bizans’a verilen Senirkent ovasının alınmadığını öğrenince, Sultana hakaretler etmişler ve Bizanslılardan esirler almaya başlamışlardı.
Sultan, hudutta ve Kemer Boğazı’nın batısındaki Sublaion kalesi ile Eskişehir kalelerinin yıkılması, yüz bin altın ve yüz bin gümüş savaş tazminatı şartıyla Manuel’i ve kalan ordusunu serbest bırakmıştı.
Türkler, mazlum, masum, merhametli, çevreyle barışık bir millettir.
Çilekeş Türkmen kadını doğuruyor, evlâtları savaşlarda eritiliyordu.
Bizans, Türkleri öldüre öldüre bitiremedi.
Aslında Miryokefalon Savaşı’nın galibi, Türkmenler ve bilhassa Türkmen kadınıdır.
Savaşın yeri, sağ üst köşede görüldüğü gibi, içinde, savaşın merkezinde bulunan Yenice Sivrisi ve Dedelik Vâdisi’nin yer aldığı sekiz köşeli bir yıldızla temsil edilmiştir.
-Gustav Dore’nin asılsız Miryokefalon resmi..
Miryokefalon Savaşı’nın yapıldığı geçit ve ilerisi (Dore’ninki ile hiç ilgisi yok).
Bu resimde görüldüğü gibi Manuel’in bulunduğu yerin adı Dedelik Vâdisi’dir.
.
Miryokefalon Savaşı’nın yapıldığı geçit ve gerisi (Dore’nin resmiyle hiç ilgisi yoktur).
Bu da Arthur Kemp Tebby’nin resmi: Bu resim gerçeğe yakındır. Manuel, mağlup olduğunu anladıktan sonra bulunduğu yerden biraz ricat etmiş, Maziye ovasına çıkarken Marsiyas ırmağını geçmiş ve ırmaktan bir bakraç da su aldırmıştı.
Arthur Kemp Tebby bu anı canlandırmak istemiş. Resmin altındaki yazıyı Kâzım Yaşar Kopraman Hoca şöyle tercüme etmiştir:
“Birinci Manuel, Miryokefalon’daki Yenilgisinden Sonra: İkinci Jan’ın oğlu olan Birinci Manuel, kötü bir idareci, fakat büyük bir savaşçıydı. 1176 yılında çılgınlığı sebebiyle giriştiği savaşta Türkler tarafından mağlup edilmişti. Suları coşkun ırmağı geçerken bir bakraç su istedi. Fakat suyu içerken kan kokusu alması üzerine suyu yere döktü (ve “ne bahtsız adamım Hıristiyan kanı içtim” dedi). (Küstah) bir asker, bağırdı: İç İmparator iç! Bütün ömrün boyunca içerek semirdiğin teb’anın kanıdır!”
.
Ramazan Topraklı, dikGAZETE.com