Bugün sürekli konuşulan, tartışılan, yanlış bilinen, manipüle edilen bazı konulara -çok analiz yapmadan- değinmeye çalışacağım.
Söylediklerimi de darbecilik, faşizm vs. gibi düşünmeyin. Ben bilimadamıyım :) olayları duygu / kalp ile değil akılla yorumlamam gerekir.
Öncelikle asker konusu; her asker emir - komuta zincirinde ilk amirine bağlıdır, onun verdiği emri uygulamakla mükelleftir.
Askerlik bile yapmamış / bedelli yapmış ergen / tosuncukların yorum / demagoji / ajitasyonlarıyla olayları değerlendirmeyin.
Askeri bir operasyonda emirler birlik (tugay, tabur, bölük) komutanına verilir.
Komutan kendi kadrosuyla vazifesini yapar. Örneğin; Tugay Komutanı'ndan darbe emri alan Tabur Komutanı, bunu emrindeki Bölük Komutanlarına iletir ve emrin gerçek kaynağını bilmemesi doğaldır.
Keza sorsa bile alacağı yanıtı sorgulama şansı yoktur.
Diğer yandan olayların arka planını da bilemez.
Bu nedenle masumdur!
Bu tercih öyle zordur ki; o an ya emri verenle hareket etmeniz gerekir ya da komutanı tutuklamanız.
Yani yaşam ya da ölüm!
Ömer Halisdemir (Ruhu şad olsun).
Örneğin; 15 Temmuz akşamı saat 23:59’da komutanından hareket emri alan bir asker, darbeyi bastırmaya mı desteğe mi gittiğini bilemez.
Size “CNN Turk darbe propagandası yapılıyor, yayını kes” emri gelir, 15 dk. sonra polis sizi darbecilikten içeriye alır.
Bu nedenle, cunta yönetiminin (darbe komitesi) içerisinde yer almayan askerlerin, rütbelerinden bağımsız olarak yüzde 90'ı suçsuzdur.
Son olarak; bazı örgütsüz Atatürkçü subaylar da ülkenin mevcut durumuyla ilgili rahatsızlıklarından, fırsat zannedip katılmış olabilir.
Tezgahın içinde tezgah var; kim hain, kim kandırıldı, kim yanlış ata oynadı şimdilik bilemeyiz.
Bu nedenle tutuklanan / gözaltına alınan bütün askerlere asla cemaatçi vs. gözüyle bakılmaması gerekir.
Hele ki listeden tutuklananlara..
Hele ki karşısında bulduğu emir almış dört tane astsubaya hakaret edip, hainlikle itham eden Mario 'Kavas'larının şovuna alet olunmamalı.
- Asker halka nasıl ateş açar?
Bu sorular, maalesef aşırı yoğun cehalet / yanlış bilinç içeriyor.
Söyleyeceklerim kendi görüşüm değil..
Çok medeni Batı devletlerinin ilgili talimnamelerinden çevrilmiştir bu ifadeler, TSK'da kullanır. US Army FM 90-8, 31-15, 31-16, 3-24.
Asker, görevi gereği herkese ateş açar, çünkü asli görevi devleti korumaktır, hatta bazen (isyan durumunda) milletten bile!
Bu görev COIN (Counter-Insurgency) isyan bastırma veya kontgerilla operasyonu olabilir.
Halk da hedef olabilir..
Yukarıda verdiğim talimnamelere göre; şehit vermek, infial için kendi evini bombalamak dahil her eylem pragmatik olarak yapılabilir.
- Asker Sultanahmet'e bomba atar mı?
Evet gerektiğinde atar!.. Ben söylemiyorum, talimname söylüyor.
Unutmayın Kıbrıs'ta Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT) o camiye bombayı koymasaydı bugün Kıbrıs, Yunan toprağıydı.
Gerektiğine dost / öncü kuvvetler her zaman feda edilir.
Bunları anlamak için biraz da egemen / yöneten sınıf ideolojisini anlamak gerekir, yüce amaçlar için insan dahil her şey kullanılabilir.
Birileri bildiği darbeyi önlemek(!) için halkı sokağa sürmeseydi, ölenler olmasaydı, işin kaymağını bu kadar güzel yiyemezdi.
Uyanın!..
Herkesin diline pelesenk olduğu gibi 11 Eylül saldırılarında ABD, halkını feda etmeseydi, işgal hareketlarına girişemezdi.
Durum aynı!..
"3 - 5 füze attırma" konusunu çok ilginç bulan, kendini ‘beyaz yaka’ zanneden, Fuat Avni müşterisi, hedonist - nihilist arkadaşlara ve tam karşılarında konumlanan / kutuplaşan ve tüm orduyu ‘hayin’ (hain değil) ilan edenlere, bu durumu el birliğiyle izah edebilirsek sevinirim.