Rus Politikacıdan komik bir açıklama!

Rusya Federasyon Konseyi Dış İlişkiler Komitesi Başkan Yardımcısı Senatör Andrey Klimov, 17-18 Haziran’da Rusya’nın uzak doğusundaki Vladivostok kentinde düzenlenen BRICS+ Uluslararası Parti Forumu’nun sonuçları hakkında çevrimiçi bilgilendirme toplantısı düzenledi. Çeşitli ülkelerden gazetecilerin katıldığı toplantıda konuşan Klimov, Cumhuriyet’in Türkiye’nin BRICS’le olan ilgisine ilişkin sorusunu yanıtladı.

Türkiye’nin BRICS’e olan ilgisini “ikilem” olarak tanımlandıran Klimov, “Türkiye nasıl NATO üyesi olarak Avrupa Birliği’ne başvuruyor sonra da BRICS’e üye olmayı düşünüyor, anlamıyoruz. Basit bir şekilde anlatmaya çalışacağım. 3 takımda futbol oynamak istiyorsunuz ve her biri birbiriyle yarışıyor. Lütfen seçiminizi yapın. ‘NATO’yu, diğer ittifakları bırakın’ demiyorum. Kendiniz için seçin” dedi.

Yukarıdaki açıklamayı okuyunca çok güldüm. Ben Andrey Klimov ile İstanbul’da, Rus Başkonsolosluğunda yapılan bir etkinlikte sohbet etme fırsatı bulmuştum ve böyle bir kişinin, Türkiye gibi büyük bir ülke hakkında hiçbir bilgisinin olmadığını anlamıştım.

Kendisine ve yardımcısına Türk halkının Rusya hakkında bir şey bilmediğini, bunun da Rusya’nın eksikliği olduğunu anlattığımda bana, “nasıl olur, her yıl milyonlarca Rus turist Türkiye’ye geliyor” demişti. (!)

Gerçekten bu adamların halleri acınacak cinsten. Türkiye’yi ve siyasetini anlamak bir yana, Türkiye’nin Rusya’ya ve siyasetine güvenmesi için önce Türkiye’de Rusya hakkında ABD tarafından 50 yıl boyunca yapılan algıyı düzeltip, güven tesis etmelerinin farkında değiller.

Türkiye’de siyasetçilerimiz her ne kadar çok üst düzey olmasa da realistlerdir; Rusya, Türk halkı karşısında güven ve olumlu algı kazandığı takdirde NATO’dan bile çıkar. Önemli olan soru şu; Rusya, Türkiye’de sinema salonlarında kendi kültürünü anlatabilecek filmleri oynatabiliyor mu, müziğini tanıtacak konserler verebiliyor mu? Türk halkı İtalya'nın, ABD’nin, Fransa'nın kültürünü yakından bilip o ülkelere sempati beslerken Rusya bunun neresinde?

Bu yaşlı Rus politikacılar zannediyor ki, Türk siyasetçiler ne derse o olur!

Hayır, Türkiye’de seçmenin sempatisi ve düşüncesi nereye doğru kanalize olursa bizim siyasetçilerimiz o yöne angaje olur.

Örneğin; 2017 yılından bu yana Kırım gibi büyük bir ticari ve lojistik merkezi olabilecek yarımada hakkında Türk halkı ne biliyor? Artık hayattan yorulmuş, gözlerinden bıkkınlık akan Kırım Cumhuriyeti Bakanlar Kurulu Başkan Yardımcısı ve Kırım Cumhuriyeti'nin Rusya Devlet Başkanı Daimi Temsilcisi Georgy Lvovich Muradov, Türkiye ile Kırım için ses getirecek neler yapmış?

Kısacası Türkiye’yi politik eksen arayışı ile diplomatik bir dil kullanarak suçlamak kolay, önemli olan işgal ettiğiniz koltuklar ile Türkiye’yi yanınıza çekecek hangi hamleleri yaptınız?

Maalesef bazı Rus politikacılar zannediyor ki, ABD’lilerin politikacılar ve lobicileri ile devletimizin en küçük bürokratına bile nüfuz etmiş varlıklarından bir an önce sıyrılacak ve Rusya ile birlikte ağırlık merkezi kuracak.

Birilerinin artık Rus politikacılara diplomatik dil kullanmadan bunları anlatması gerekli, yoksa Kuzey Kore ve Latin Amerika ile müttefik ilişkileri kurmaya devam ederler!

70 yıl içerisinde Türkiye ve ABD büyük krizlere girdiğinde aynı Rus politikacılar, Türkiye’yi yanlarına çekmek için ne yapmış da şimdi “kendiniz seçin” diyorsunuz?

Russian Today gibi büyük basın kuruluşunun muhabir ve haber sunucularının arasında İspanyolca, Arapça, İngilizce, Fransızca ve Almanca dilleri konuşan kişiler varken ve bu dillerde yayınlar yapılırken, neden dünya üzerinde en çok konuşulan dillerden birisi olan Türkçe yok?..

-RT İspanyolca canlı yayın görüntüsü

Yoksa “biz Türk halklarını zaten kaybettik, ne gerek var buna” diye havlu mu atıyor Rus yöneticiler? Ya da her yerde insanların söylediği şekilde, Margarita Simonyan’ın Ermeni kökenli birisi olması mı asıl sebep? 

-RT, Russian Today baş editör ve başyazarı Ermeni kökenli Margarita Simonyan

Russian Today’in 5 farklı dilde yayın yapıp, Türkçe yayınlar yapmamasını bana ve diğer milyonlarca insana çok akla yatan bir şekilde kim anlatır?

Cidden, Rus yöneticilerden birisi bile bunu sorgulamaz mı?

Aslında sorgularlar fakat Türkiye’ye ve onun halkına fikren o kadar uzaklar ki, bu insanlar ABD’ye karşı iletişim yenilgisinin havlusunu çoktan yere atmış vaziyetteler.

Russian Today gibi devletten çok büyük kaynaklar alan, sadece spikerlik yapanların bile binlerce dolar maaş aldığı bu yapının vermediği haberleri ve videoları “benim yapmam” onları bir nebze bile düşünmeye sevk etmemiş ki, halen Türkçe konuşan halkları, Batının pompaladığı kara propagandaya mahkum ediyorlar.

“Sputnik” adlı haber sitesinin Türkçe yayınlarının olduğunu söyleyecek olanlar vardır içinizde; fakat o site, sadece yazı ve görsel verirken İngiliz ve Alman haber ajanslarının Youtube ve diğer sosyal medya kanalları üzerinden Türk halkı ile beraber siyasetçilerimizin de izlediği mini belgesellerin ne kadar etkili olduğunu, hatta Cüneyt Özdemir’in Amerikan tankları üzerinde Irak'tan yayınlar yapıp, Türk halkının merakını nasıl giderdiğini hatırlatmayı iki ülke için bir borç bilirim.

Russian Today veya Sputnik’den Türkçe bilen muhabirler bugüne kadar Donbass’da olan bitenleri cephede, askerlerin kaldığı siperlerden Türkçe konuşan topluluklara kaç kere yayınladı?

Kaç kere Türkçe konuşan topluluklara ve onların siyasetçilerine ulaşacak videolu haberlere imza atabildi?

Kaç kere Rus askerlerinin, Donbass’da zorluk çeken insanların röportajları Türkçeye çevrilmiş bir şekilde tıpkı BBC’nin yaptığı iletişim savaşında yer alabildi?

Demin yukarıda da belirttim, Ruslar, Türkiye’nin sosyolojik durumundan bir haber, eğer Türkiye'nin sosyolojik durumunu bilseler, Türk halkının haber okumayı sevmediğini, haberlerin video hallerini izlemeyi sevdiğini bilirlerdi.

Bana kalırsa, Rusya Federasyon Konseyi Dış İlişkiler Komitesi Başkan Yardımcısı Senatör sayın Andrey Klimov Türkiye’yi bir karar vermeye zorlamak yerine, “Rusya’nın Türkiye’ye kendisinin sosyokültürel olarak ne kadar benzediğini, Türk halkını ve siyasetçilerine Rusya sempatisi kazandırmak isteyip istemediklerini” belirtmeli!

Eğer Rusya’da yaşayıp, Rusya’da büyük şirketleri olan Türk iş adamları bile Donbass ve Kırım’da ABD ile Türkiye’nin bu yeni bölgelere bakış açısından dolayı o bölgelere yatırım yapmaktan korkuyor ise bu, Rus Dış İlişkilerinin ve ilgililerin iletişimsel eksikliğinden kaynaklanıyordur.

Bazen hatayı kendi içinde aramak, özeleştiri yapmak iyidir.