İzmir’de heyelan riski bulunan bölgede inceleme yapan Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanı Ömer Bulut, “Yarın vatandaşların taleplerini alacağız. İnşallah bu riski bertaraf edeceğiz. Ama öncelikli ayrışmadan kaynaklanan kaya düşmelerine karşı da acil bir önlem alıp, o alanda da bir çalışma yapabiliriz” dedi.
İzmir’in Bayraklı ilçesinde heyelan riski bulunan ve kayaların üzerinde derme çatma binaların olduğu Çiçek Mahallesi’nde incelemelerde bulunan TOKİ Başkanı Ömer Bulut, alanda kayaların düşmesi nedeniyle vatandaşların tedirgin olduğunu belirtti.
Bulut, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından TOKİ, Mekansal Planlama Genel Müdürlüğü, Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Genel Müdürlüğünden oluşan heyete başkanlık yaptığını söyledi.
Alanı genel olarak incelediklerini ifade eden Bulut, “Burası daha önceden bir taş ocağı. Taş ocağı kapandıktan sonra etrafında yerleşimler oluşmuş. Bir tarafta kayaların kesilmesi sonucu aynalar oluşmuş durumda.
Dolayısıyla bu aynalar dik aynalar, buradaki kayaç yapısından kaynaklı olarak belki heyelan şeklinde değil ama kaya kopmaları şeklinde tehlike arz ediyor. Hem alt bölgedeki konutlar için hem de kayanın üst bölgeleri üzerinde bulunan konut sahiplerini de tedirgin ediyor.
Burada arkadaşlar bugün çalışmalara başladılar ama görsel olarak zaten bir tespitlerimiz oldu. Yarın da tespitlerimiz devam edecek. Birkaç vatandaşımızla görüştük bu konuda. Vatandaşlarımızın taleplerini de aldık. Vatandaşlarımız burada bir çözüm bekliyor.
Bu çözümü de inşallah yarından itibaren üretmeye başlayacağız. Ama genel olarak şunu söyleyebilirim; bu alanda sadece hiçbir binanın mühendislik hizmetinden faydalanmamış olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla köhnemiş yapılar.
Bunların genel olarak kentsel dönüşüme, zaten dönüşüme tabi tutulması gerekiyor. Bununla birlikte sadece yapı stoğu açısından değil, yukarıdan yürüyerek geldik. Dolayısıyla bu anlamda da bir şehirde olması gereken ulaşım, yol, alt yapı, kanalizasyon bakımından da fakir olan bir yer olarak gördük.
Tüm bu unsurları dikkate aldığımızda burada artık bir dönüşüme el atılması gerekiyor. Biz de bunu süratle yapacağız. Zaten arkadaşlarımızın bir kısmı yarın zemini inceleyecekler yerleşim açısından.
Bir kısmı da buradaki vatandaşlarımızla birebir görüşerek onların bizden beklentilerini alarak gerekirse buradaki vatandaşların konutlarını uzlaşma yoluyla eğer biz burada bir şey yapacaksak, herhangi bir işlem yapacaksak, dönüşüm yapacaksak mutlaka vatandaşımızı düşünerek, vatandaş lehine ama bir çözüm üreterek.
Yoksa sürekli devletten bekleyerek değil, vatandaşımızla birlikte ortak çözüm üreterek burada bir yenileme ve rehabilitasyon işlemini başlatacağız” dedi.
“ALANDAKİ ÇALIŞMA KENTSEL DÖNÜŞÜME KADAR GİDEBİLİR”
Alanda yapılacak çalışmanın kentsel dönüşüme kadar gidebileceğini dile getiren Bulut, “Dolayısıyla biz burada vatandaşı mağdur etmeden bu riski de bertaraf edecek çalışmalara başladık bugün. Yarın da birebir vatandaşlarımızla 5-6 evle direkt görüştüm.
Sadece bu 5-6 vatandaşla değil bir alan dönüşümü olacağı için, ki Bakanımız ve Cumhurbaşkanımız da riskli yapı değil alan bazlı çalışma noktasında bizi talimatlandırdı. Bakanlığımız da zaten bu yönde bütün dönüşümleri hazırlıyor ve çalışıyor.
Dolayısıyla bu alandaki diğer vatandaşları da ilgilendiren görüşmelere yarın başlayıp, vatandaşların taleplerini alacağız. İnşallah bu riski bertaraf edeceğiz. Ama öncelikli ayrışmadan kaynaklanan kaya düşmelerine karşı da acil bir önlem alıp, o alanda da bir çalışma yapabiliriz” ifadelerini kullandı.
İZMİR’DEKİ KENTSEL DÖNÜŞÜM
İzmir’deki kentsel dönüşüme ilişkin TOKİ Başkanı Bulut, “Bir defa İzmir Türkiye’nin en önemli şehirlerinden. Şehrin mavisi var ama yeşili görmek biraz zor tabii. Ben yeşili pek göremedim, dolayısıyla İzmir’in kentsel dönüşüme ihtiyaç var.
TOKİ olarak kentsel dönüşüme ilk başladığımız şehirlerden biridir İzmir. İzmir’de Uzundere’de 3 bin 100 civarında stok konut ürettik. Bunun amacı da Kadifakele’de afete maruz kalan bir bölgeydi. Orayı rekreasyon alanı olarak halkın hizmetine sunmaktı.
Burası da ona benzer bir şey, yani bunlar devam ediyor olsaydı belki bugün de buraları konuşuyor olmazdık. O dönemde tabii biz üzerimize düşeni yaptık. Çözüm odaklı olmak lazım, buna da herkesin katkıda bulunması lazım.
Yerel yönetimlerin katkıda bulunması lazım, vatandaşlarımızın katkıda bulunması lazım. Ama en önemlisi de bu belki eleştiri bazı sivil toplum örgütleri, mühendislik odaları gibi kuruluşlar bazen bir yaptığınız uygulamayı aşırı derecede eleştirebiliyorlar.
Ama ben isterdim ki o odalar gelip buradaki durumu tespit edip, burayla ilgili bir çözüm söylemiş olsalardı açıkçası biz İzmir’de biraz daha yol alabilirdik. Ama bu süreçte karşılaştığımız zorluklar oldu. Ama önümüzdeki süreçte ben eminim bunun vatandaş nezdinde kabul görmesini istiyorum.
Vatandaşımız istediği sürece bu zorlukları da aşarak önümüzdeki süreçte kentsel dönüşümlere devam edeceğiz” diye konuştu.