İsrail bu savaşı kazanabilir mi? Kin üreterek mümkün mü? -3-

İsrail bu savaşı kazanabilir mi? Kin üreterek mümkün mü? -3-

İsrail bu savaşı kazanabilir mi? Kin üreterek mümkün mü? -3- İsrail bu savaşı kazanabilir mi? Kin üreterek mümkün mü? -3-

İSRAİL BU SAVAŞI KAZANABİLİR Mİ? Kin üreterek mümkün mü? 3

Öncelikle kin meselesinden başlayarak meseleyi analiz etmek lazımdır. Bundan önceki makalemizde Hamas hakkında birçok sual sorarken şunu anlamaya çalışmıştık:

Hamas’a verilen halk desteği nereden gelmektedir?

Nasıl bir örgüttür, kim idare etmektedir, büyüklüğü nedir, silah ve mühimmat ikmalini nereden yapmaktadır, halkla bağlantısı nedir?

Gazze, ABD ve Batılı ülkelerin hedefli askeri tatbikat, özel birliklerin eğitim üssü olarak kullandıkları canlı tatbikat alanı mıdır?

Evet, Hamas’a güç veren, hayat veren temel unsur, İsrail’in acımasız zalimliği, halkı insan olarak kabul etmemesinin getirdiği kin ve öfkedir.

Mütekebbir tutum, insanı mukavemet etmeye zorlar, güç istismarı ve aşırı güç kullanmak, “ben her şeyi yapmaya hak sahibiyim, yaparım” tarzı tutum, ölümüne savaşan direnişçi yaratır.

Bu yüzden, tecrübeli iyi komutanlar, çembere aldıkları orduları topyekûn imha etmeye çalışmazlar; çemberin bir yerinden kaçış güzergâhı bırakarak, düşmanın kaçarak çekilmesine müsaade ederler. Eğer böyle yapmazlarsa, düşman ölümüne direnir ve zafer çok maliyetli hale gelir. Hatta mümkün olmayabilir!

Daha önceleri ABD, Vietnam’da bu hataya düşmüştü.

İsrail’in 75 seneden beri yaptığı kin ve öfke yaratmak, direnişi mecburi hale getirmek, düşmanlarının sayısını çoğaltmaktadır.

Bugün Gazze’de olanlar meydandadır. Sivil halka, 3 yaşında, 5 yaşında çocuklara saldırıyorsun ve diyorsun ki; “bunları şimdiden öldürmeliyim. Bunlar büyüyecekler Hamas’lı olacaklar.”

Bu aklın ipe-sapa gelir bir yanı var mı?

İkinci nokta; vaat edilmiş topraklar hezeyanıdır. Bu hezeyana göre bölgede yaşayan halklar şöyle düşünecekler: “Hadi arkadaşlar! Yahudiler geldi, Tanrının onlara vaat ettiği topraklara dönüyorlar. Çabuk olun! Beklemeyin çocuklar, toplanın evleri terk edin, buraların esas sahipleri 2000 sene sonra yurtlarına dönüyorlar. Yurtlarını ve topraklarını bizden istiyor, biz kiracı bile değildik! Çabuk kira istenmeden (ecri misil) dağılalım!”

Şimdi bu hurafeyi bir düşünün: Tanrı’yı kıyamete zorlayacaklar, dünya yıkılacak altın çağ başlayacak!?

Böyle bir mantığın herhangi hukuk sisteminde yeri var mı?!

Bütün Yahudileri bu hurafeye inandırmışlar, bununla kalmamış Amerika’yı da inandırmışlar. (Evangelizm) Adam yaptığı haksızlığı, hak olarak görüyor. Çizilen sınırları tapulu malı zannediyor.

Üçüncü sakat mantık da şudur: Yahudi inancına göre diğer insanlığın; insan olmadığı, insana benzer hayvanlar olduğu (goyim) ve bunların Yahudi oğullarına hizmet için yaratıldığı fasaryasıdır. Hahamların Tevrat'a yazdığı “Yahudi olmayanlar güdülecek kır hayvanıdır, bu mantık, Yahudi toplumunda üstünlük şuuru oluşturduğu gibi bu üstünlük, kibre dönüşerek uzlaşmaz, ipe-sapa gelmez dogmatik bir kalıp yaratarak bir arada yaşama kültürünü yok etmektedir. (*)

Mesela Fatih, İstanbul’u fethettikten sonra Rum ahalinin İstanbul’da kalıp, yaşaması için çeşitli teşvikler vermiştir. İsrail ne yapıyor. Dünyanın dört bir tarafından topladığı ipsiz sapsız Yahudileri, Batı Şeria’da Arapların evini elinden alarak yerleştiriyor. O insanları sokağa atıyor. Direnmekten başka çare kalıyor mu?

Şimdi şu 8 aydan beri Gazze’de olanlara bakınız; İsrail’in askeri politikası “harp prensipleri”ne uygun bir yönetime benziyor mu?

Temel bir stratejik konsept var mı?

Sahada yaptıkları, askeri mantığa uyuyor mu?

Bunun böyle olmadığını HAMAS Siyasi Büro Başkanı İsmail Haniye şöyle ifade ediyor;

İsrail Savaş Kabinesi Üyesi Benny Gantz ve İsrail Savaş Kabinesi Üyesi ve Genelkurmay eski Başkanı Gadi Eisenkot'un istifalarına değinerek, 'Batmadan önce gemiden atlamaya çalışıyorlar.' dedi. Gantz'ın Netanyahu'dan bir farklı olmadığını ifade ederek, “Her ikisi de yıkım peşinde koşan katiller” dedi. Ayrıca ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin, İsrail yönetiminden “daha az suçlu” olmadığını söyledi. 

Haniye neden böyle konuştu?

Çünkü ABD yönetimleri, İsrail lobisinin emrinde esirdir, ABD’nin bütün milli gücü İsrail uğruna feda edilmektedir. Gantz denilen zat, İsrail’in eski Genel Kurmay Başkanıdır ve eli kanlı katildir. 8 ay süren savaştan sonra İsrail ordusunun sahaya hâkim olamayacağı anlaşılmıştır. Mecburen barış istemek zorunda kalınmıştır. Bu İsrail’in ilk başarısızlığı değil! Daha önce Lübnan’da da Hizbullah karşısında başarısızlığa uğramış, kuyruğunu kısarak çekilmek zorunda kalmıştır.

Bu başarısızlıklar, yenildiği anlamına gelmemekle birlikte, gücünün ötesine geçemeyeceğine işaret etmektedir. 

Şurası açıktır ki; İsrail, şımarık çocuk gibi davranmaya devam edecek, yakın zamanda alacağı bir darbe ile kafası kırılıncaya kadar tehlikeli yaramazlığa devam edecektir.

İsrail’in Gazze harekâtı, harp prensiplerine uygun mu? Yazımızla konuya devam edeceğiz!

.

Suat Gün, dikGAZETE.com

(*) İsrail bütün düşmanlarından arınsa ve topraklarında tek bir Arap kalmazsa bu defa kendi içinde kavgaya başlayacaktır. Aşkanezler Saferadlara diyecekler ki esas Yahudi biziziz. Faraşalar Aşkanezlere diyecek ki hayır esas Yahudi biziz. Başlayacaklar kaç nesil anaları nereye kadar Yahudi araştırması yapacaklar. İç savaş çıkacak! Birbirleriyle boğuşacaklar. Bunlar asla huzurlu bir ortam kuramazlar, huzur bulamazlar. Çünkü kainatı anlamayı sağlayan teolojileri yanlış!

.

 

 

İSRAİL BU SAVAŞI KAZANABİLİR Mİ? Kin üreterek mümkün mü? 3

Öncelikle kin meselesinden başlayarak meseleyi analiz etmek lazımdır. Bundan önceki makalemizde Hamas hakkında birçok sual sorarken şunu anlamaya çalışmıştık:

Hamas’a verilen halk desteği nereden gelmektedir?

Nasıl bir örgüttür, kim idare etmektedir, büyüklüğü nedir, silah ve mühimmat ikmalini nereden yapmaktadır, halkla bağlantısı nedir?

Gazze, ABD ve Batılı ülkelerin hedefli askeri tatbikat, özel birliklerin eğitim üssü olarak kullandıkları canlı tatbikat alanı mıdır?

Evet, Hamas’a güç veren, hayat veren temel unsur, İsrail’in acımasız zalimliği, halkı insan olarak kabul etmemesinin getirdiği kin ve öfkedir.

Mütekebbir tutum, insanı mukavemet etmeye zorlar, güç istismarı ve aşırı güç kullanmak, “ben her şeyi yapmaya hak sahibiyim, yaparım” tarzı tutum, ölümüne savaşan direnişçi yaratır.

Bu yüzden, tecrübeli iyi komutanlar, çembere aldıkları orduları topyekûn imha etmeye çalışmazlar; çemberin bir yerinden kaçış güzergâhı bırakarak, düşmanın kaçarak çekilmesine müsaade ederler. Eğer böyle yapmazlarsa, düşman ölümüne direnir ve zafer çok maliyetli hale gelir. Hatta mümkün olmayabilir!

Daha önceleri ABD, Vietnam’da bu hataya düşmüştü.

İsrail’in 75 seneden beri yaptığı kin ve öfke yaratmak, direnişi mecburi hale getirmek, düşmanlarının sayısını çoğaltmaktadır.

Bugün Gazze’de olanlar meydandadır. Sivil halka, 3 yaşında, 5 yaşında çocuklara saldırıyorsun ve diyorsun ki; “bunları şimdiden öldürmeliyim. Bunlar büyüyecekler Hamas’lı olacaklar.”

Bu aklın ipe-sapa gelir bir yanı var mı?

İkinci nokta; vaat edilmiş topraklar hezeyanıdır. Bu hezeyana göre bölgede yaşayan halklar şöyle düşünecekler: “Hadi arkadaşlar! Yahudiler geldi, Tanrının onlara vaat ettiği topraklara dönüyorlar. Çabuk olun! Beklemeyin çocuklar, toplanın evleri terk edin, buraların esas sahipleri 2000 sene sonra yurtlarına dönüyorlar. Yurtlarını ve topraklarını bizden istiyor, biz kiracı bile değildik! Çabuk kira istenmeden (ecri misil) dağılalım!”

Şimdi bu hurafeyi bir düşünün: Tanrı’yı kıyamete zorlayacaklar, dünya yıkılacak altın çağ başlayacak!?

Böyle bir mantığın herhangi hukuk sisteminde yeri var mı?!

Bütün Yahudileri bu hurafeye inandırmışlar, bununla kalmamış Amerika’yı da inandırmışlar. (Evangelizm) Adam yaptığı haksızlığı, hak olarak görüyor. Çizilen sınırları tapulu malı zannediyor.

Üçüncü sakat mantık da şudur: Yahudi inancına göre diğer insanlığın; insan olmadığı, insana benzer hayvanlar olduğu (goyim) ve bunların Yahudi oğullarına hizmet için yaratıldığı fasaryasıdır. Hahamların Tevrat'a yazdığı “Yahudi olmayanlar güdülecek kır hayvanıdır, bu mantık, Yahudi toplumunda üstünlük şuuru oluşturduğu gibi bu üstünlük, kibre dönüşerek uzlaşmaz, ipe-sapa gelmez dogmatik bir kalıp yaratarak bir arada yaşama kültürünü yok etmektedir. (*)

Mesela Fatih, İstanbul’u fethettikten sonra Rum ahalinin İstanbul’da kalıp, yaşaması için çeşitli teşvikler vermiştir. İsrail ne yapıyor. Dünyanın dört bir tarafından topladığı ipsiz sapsız Yahudileri, Batı Şeria’da Arapların evini elinden alarak yerleştiriyor. O insanları sokağa atıyor. Direnmekten başka çare kalıyor mu?

Şimdi şu 8 aydan beri Gazze’de olanlara bakınız; İsrail’in askeri politikası “harp prensipleri”ne uygun bir yönetime benziyor mu?

Temel bir stratejik konsept var mı?

Sahada yaptıkları, askeri mantığa uyuyor mu?

Bunun böyle olmadığını HAMAS Siyasi Büro Başkanı İsmail Haniye şöyle ifade ediyor;

İsrail Savaş Kabinesi Üyesi Benny Gantz ve İsrail Savaş Kabinesi Üyesi ve Genelkurmay eski Başkanı Gadi Eisenkot'un istifalarına değinerek, 'Batmadan önce gemiden atlamaya çalışıyorlar.' dedi. Gantz'ın Netanyahu'dan bir farklı olmadığını ifade ederek, “Her ikisi de yıkım peşinde koşan katiller” dedi. Ayrıca ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin, İsrail yönetiminden “daha az suçlu” olmadığını söyledi. 

Haniye neden böyle konuştu?

Çünkü ABD yönetimleri, İsrail lobisinin emrinde esirdir, ABD’nin bütün milli gücü İsrail uğruna feda edilmektedir. Gantz denilen zat, İsrail’in eski Genel Kurmay Başkanıdır ve eli kanlı katildir. 8 ay süren savaştan sonra İsrail ordusunun sahaya hâkim olamayacağı anlaşılmıştır. Mecburen barış istemek zorunda kalınmıştır. Bu İsrail’in ilk başarısızlığı değil! Daha önce Lübnan’da da Hizbullah karşısında başarısızlığa uğramış, kuyruğunu kısarak çekilmek zorunda kalmıştır.

Bu başarısızlıklar, yenildiği anlamına gelmemekle birlikte, gücünün ötesine geçemeyeceğine işaret etmektedir. 

Şurası açıktır ki; İsrail, şımarık çocuk gibi davranmaya devam edecek, yakın zamanda alacağı bir darbe ile kafası kırılıncaya kadar tehlikeli yaramazlığa devam edecektir.

İsrail’in Gazze harekâtı, harp prensiplerine uygun mu? Yazımızla konuya devam edeceğiz!

.

Suat Gün, dikGAZETE.com

(*) İsrail bütün düşmanlarından arınsa ve topraklarında tek bir Arap kalmazsa bu defa kendi içinde kavgaya başlayacaktır. Aşkanezler Saferadlara diyecekler ki esas Yahudi biziziz. Faraşalar Aşkanezlere diyecek ki hayır esas Yahudi biziz. Başlayacaklar kaç nesil anaları nereye kadar Yahudi araştırması yapacaklar. İç savaş çıkacak! Birbirleriyle boğuşacaklar. Bunlar asla huzurlu bir ortam kuramazlar, huzur bulamazlar. Çünkü kainatı anlamayı sağlayan teolojileri yanlış!

.