Dünya gündemi çok hızlı değişiyor. Amerika’nın aldığı kararlar hala tüm dünyayı etkilemektedir. Önce Suriye’de Rusya ile yaşanan gerilim, daha sonra Çin ile ticaret savaşına ve son olarak da İran’a karşı yapılacak yaptırımlar ile ABD küresel çapta yeniden gücünü göstermek istiyor. 

ABD’nin İran’a olan hamlesi tabii en başta İsrail’i memnun etmiştir. 

Komşularımıza baktığımızda, Yunanistan hem darbeci askerleri bize vermezken hem de adaları silahlandırırken hem de Doğu Akdeniz’de karşı karşıya geliyoruz.

Ermenistan’da hükümet değişikliği olmasına karşın, Türkiye’ye düşman bakış açısının devam edeceği görünmektedir.

Irak ve Suriye’de terör örgütleri ve vekâlet savaşları kol gezmektedir. 

Hem dünya hem de yaşadığımız coğrafya kaynıyor. 

Sıcaklık her geçen gün artıyor.

Yaşanan sıcak gelişmelerin alev alması ufak bir kıvılcıma bakmaktadır. 

İşte böyle, sıcaklığın yüksek olduğu bir ortamda, en akılcı tercih yapılarak Türkiye’nin önündeki belirsizliği aşıp, yoluna devam etmesi şarttır. 

Coğrafyamızdaki istikrarsızlık, bu tercihi hem acil hem de zorunlu bir hale getirmiştir. 

Bu süreçte Türkiye Cumhuriyeti’nin ACİL bir “Güvenlik Manifestosu”na ihtiyacı vardır. Önceliği Türk devleti ve Türk milleti olan bu manifestoyu madde madde ele alalım:

1- İstihbarat iç, dış ve askeri olarak 3 şekilde yapılandırılmalıdır. 

2- İstihbarat birimlerinin operasyonel gücü artırılmalıdır.

3- İç ve dış tehditlerin yanında bölgesel ve küresel tehditler yeniden belirlenmelidir. 

4- Irak ve Suriye sınır ötesi öncelikli güvenlik sorunu teşkil etmelidir.

5- Kıbrıs ve Doğu Akdeniz’in Türkiye için yeniden güvenlik tanımı yapılmalıdır.

6- PKK, YPG, DHKP-C, DAEŞ, ve FETÖ ile mücadele uzun vadeli planlanmalıdır. 

7- Ege, Akdeniz ve Karadeniz’de Donanmamız güçlendirilmelidir. 

8- Trakya’da yeni bir güvenlik konsepti oluşturulmalıdır.

9- Askeri Sanayide, Batı tekeli kırılmalıdır.

10- Yerli silahlar tercih edilmeli ve Ordunun Modernizasyonu hızlandırılmalıdır.

11- Hem bölgesel hem de küresel olarak yeni müttefikler edinilmelidir. 

12- Müttefikler askeri, ekonomik ve bilimsel-teknik şeklinde sınıflandırmalıdır.

13- Yeni müttefikler ile ortak üsler kurulmalıdır. 

14- Enerji ve Gıda güvenliğimiz uzun vadeli şekilde oluşturulmalıdır.

15- Üretim ekonomisine geçilmelidir. 

16- Küresel güçte modern bir donanma inşa edilmelidir.

17- Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekâtları sonucu temizlenen bölgeye zamanla Suriyeli vatandaşlar yerleştirilmelidir.

18- Devletimizin büyük oranda tasarrufa gitmesi zorunludur. 

19- Milli, Akılcı ve ezberci olmayan mesleki uzmanlığı artırıcı bir eğitim sistemi kurulmalıdır.

20- Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde büyük projeler devreye sokulmalıdır. Enerji konusunda uzun vadeli planlar yapılmalıdır. Nükleer enerji bir an önce hayata geçirilmelidir. Bu projeler bir devlet politikasına dönüştürülerek hızla sonuç alınmalıdır.

Ülkemizin menfaatleri her şeyin üstündedir. 

Eğer güçlü bir devlet olarak bölgemizde ve küresel düzeyde söz sahibi olmak istiyorsak bu maddelerin ACİL bir şekilde hayata geçirilmesi gerekmektedir. 

Güçlü olmak dışarıda değil, içerde başlar…

.

Umur Tugay Yücel, -Siyaset Bilimci- dikGAZETE.com

Twitter'da bizi takip edin: @TugayUmur , @dikgazete

Dünya gündemi çok hızlı değişiyor. Amerika’nın aldığı kararlar hala tüm dünyayı etkilemektedir. Önce Suriye’de Rusya ile yaşanan gerilim, daha sonra Çin ile ticaret savaşına ve son olarak da İran’a karşı yapılacak yaptırımlar ile ABD küresel çapta yeniden gücünü göstermek istiyor. 

ABD’nin İran’a olan hamlesi tabii en başta İsrail’i memnun etmiştir. 

Komşularımıza baktığımızda, Yunanistan hem darbeci askerleri bize vermezken hem de adaları silahlandırırken hem de Doğu Akdeniz’de karşı karşıya geliyoruz.

Ermenistan’da hükümet değişikliği olmasına karşın, Türkiye’ye düşman bakış açısının devam edeceği görünmektedir.

Irak ve Suriye’de terör örgütleri ve vekâlet savaşları kol gezmektedir. 

Hem dünya hem de yaşadığımız coğrafya kaynıyor. 

Sıcaklık her geçen gün artıyor.

Yaşanan sıcak gelişmelerin alev alması ufak bir kıvılcıma bakmaktadır. 

İşte böyle, sıcaklığın yüksek olduğu bir ortamda, en akılcı tercih yapılarak Türkiye’nin önündeki belirsizliği aşıp, yoluna devam etmesi şarttır. 

Coğrafyamızdaki istikrarsızlık, bu tercihi hem acil hem de zorunlu bir hale getirmiştir. 

Bu süreçte Türkiye Cumhuriyeti’nin ACİL bir “Güvenlik Manifestosu”na ihtiyacı vardır. Önceliği Türk devleti ve Türk milleti olan bu manifestoyu madde madde ele alalım:

1- İstihbarat iç, dış ve askeri olarak 3 şekilde yapılandırılmalıdır. 

2- İstihbarat birimlerinin operasyonel gücü artırılmalıdır.

3- İç ve dış tehditlerin yanında bölgesel ve küresel tehditler yeniden belirlenmelidir. 

4- Irak ve Suriye sınır ötesi öncelikli güvenlik sorunu teşkil etmelidir.

5- Kıbrıs ve Doğu Akdeniz’in Türkiye için yeniden güvenlik tanımı yapılmalıdır.

6- PKK, YPG, DHKP-C, DAEŞ, ve FETÖ ile mücadele uzun vadeli planlanmalıdır. 

7- Ege, Akdeniz ve Karadeniz’de Donanmamız güçlendirilmelidir. 

8- Trakya’da yeni bir güvenlik konsepti oluşturulmalıdır.

9- Askeri Sanayide, Batı tekeli kırılmalıdır.

10- Yerli silahlar tercih edilmeli ve Ordunun Modernizasyonu hızlandırılmalıdır.

11- Hem bölgesel hem de küresel olarak yeni müttefikler edinilmelidir. 

12- Müttefikler askeri, ekonomik ve bilimsel-teknik şeklinde sınıflandırmalıdır.

13- Yeni müttefikler ile ortak üsler kurulmalıdır. 

14- Enerji ve Gıda güvenliğimiz uzun vadeli şekilde oluşturulmalıdır.

15- Üretim ekonomisine geçilmelidir. 

16- Küresel güçte modern bir donanma inşa edilmelidir.

17- Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekâtları sonucu temizlenen bölgeye zamanla Suriyeli vatandaşlar yerleştirilmelidir.

18- Devletimizin büyük oranda tasarrufa gitmesi zorunludur. 

19- Milli, Akılcı ve ezberci olmayan mesleki uzmanlığı artırıcı bir eğitim sistemi kurulmalıdır.

20- Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde büyük projeler devreye sokulmalıdır. Enerji konusunda uzun vadeli planlar yapılmalıdır. Nükleer enerji bir an önce hayata geçirilmelidir. Bu projeler bir devlet politikasına dönüştürülerek hızla sonuç alınmalıdır.

Ülkemizin menfaatleri her şeyin üstündedir. 

Eğer güçlü bir devlet olarak bölgemizde ve küresel düzeyde söz sahibi olmak istiyorsak bu maddelerin ACİL bir şekilde hayata geçirilmesi gerekmektedir. 

Güçlü olmak dışarıda değil, içerde başlar…

.

Umur Tugay Yücel, -Siyaset Bilimci- dikGAZETE.com

Twitter'da bizi takip edin: @TugayUmur , @dikgazete