Atatürk'ün Devrimleri; Batıya değil, Türk Tarihine dayanır!
Atatürk, laiklik konusunda iddia edildiği gibi Fransa’dan değil, Selçuklu Sultanı Tuğrul Beyden esinlenmiştir.
“1058 yılında Selçuklu Sultanı Tuğrul Bey, Abbasi halifesi ile din işlerinin halife tarafından yürütülmesi ve saltanat işlerine karışmaması gerektiğinde anlaşır. Halife, kendi belindeki kılıcı sultanın beline takar.”
Peki bunun kaynağı var mı? Bunun kaynağı Nutuk’tur. Nutuk’ta “Belgeler” bölümünde bu konu 18 sayfalık bir yer kaplar.
Ayrıca Halil İnalcık, İbrahim Kafesoğlu gibi büyük tarihçiler olsun Cengiz Özakıncı gibi değerli araştırmacılar olsun Tuğrul Bey’in hilafet ile saltanatı ayırıp, laik devrim yaptığına atıf yapıyorlar.
Bunlardan daha önce de büyük Atatürk, 1058 yılına atıf yaparak “biz de aynı Selçuklu atalarımızın yaptığı gibi hilafeti ile saltanatı ayırmalıyız” diyor ve ayırıyor.
Esasında Türkler, İslam’dan önce de Laiklerdi. İslam’dan sonra da Tuğrul Bey ve büyük Atatürk, akılcı oldukları için bunun farkına vardılar ve gerekeni yaptılar. Tuğrul Bey’in hakkını da teslim etmek lazım.
Laiklik, Türk Anayasasına 1937’de girerken, Fransa Anayasasına 1946'da girdi. Hal böyleyken asıl Laikliği kim kimden almış oluyor?
Akletmedikçe, düşünmedikçe ve sorgulamadıkça piyon olmaya devam edecek Türk toplumu.
En tehlikelisi ise BİLGİ olmadan FİKİR üretenler, en kibarcası cehalet ve bağnaz düşünceyle okumaya, araştırmaya karşı koyup, dolmalık biber modunda olanlardır. İşbu durumda Türkiye ile ilgili plan yapanların ekmeğine yağ sürmekten başka bir durum değildir.
Çözüm en basiti ile araştırıp, ülke ve bütünün hayrına her türlü araştırıp üretim yapmaktır!