Trump’ı o sinagogda Yahudilerle vurdular!

3 Kasım 2002’de AK Parti’nin tek başına iktidara gelmesinden bir yıl sonra 15 Kasım 2003’te sabah saatlerinde İstanbul’da arka arkaya iki intihar saldırısı gerçekleşti. 

İlk patlama saat 09.14’te Kuledibi Neve Şalom Sinagogu önünde yaşandı. 

İki dakika sonra 09.16’da Şişli Beth İsrael Sinagogu önünde bir patlama daha meydana geldi. 

Patlamalar sonucunda çoğunluğu o anda tesadüfen sokakta bulunanlardan 27 kişi yaşamını kaybetti, 669 kişi yaralandı.

Şişli’deki Beth İsrael Sinagogu’ndaki patlama, 55 binanın hasar görmesine, 21 otomobilin tahrip olmasına yol açtı. 

Beyoğlu’nda bulunan Neve Şalom Sinagogu’ndaki patlamada ise 20 binada çok ciddi hasar meydana geldi; 30 otomobil zarar gördü. 

Daha önce iki kez saldırı düzenlenen sinagogun duvarları güçlendirildiği için içerideki 300 kişiden ölen olmadı. 

Patlamanın olduğu yerde üç metre çapında, iki metre derinliğinde bir çukur oluştu. 

Saldırıyı gerçekleştirenlerin, Türkiye’deki El Kaideörgütlenmesinin 11 Eylül öncesinde Afganistan kamplarında eğitim gören ve sonrasında ABD’nin muhtemel harekâtı nedeniyle Türkiye’ye dönerek yeni eylem ve örgüte militan kazandırma arayışlarına girenlerden oluştuğu ortaya çıkmıştı. 

Benzer bir terör eylemi ABD’nin, Pensilvanya eyaletindeki Pittsburgh şehrinde yaşandı. 

ABD’nin önde gelen Yahudi karşıtlığı ve ırkçılıkla mücadele kuruluşlarından İftira ve İnkârla Mücadele Birliği (ADL) saldırıyı “ABD tarihinde Yahudi toplumunu hedef alan en kanlı saldırı” olarak niteledi. 

Saldırının düzenlendiği Tree of Life (Yaşam Ağacı) SinagoguPittsburgh şehrinin doğusunda bulunan Squirrel Hill mahallesinde yer alıyor. 

Squirrel Hill, ağırlıklı olarak Yahudilerin yaşadığı sakin bir semt. 

15 kişinin hayatını kaybettiği, 20 dakika süren ve üç tabanca ile bir makineli tüfekle saldırıyı gerçekleştiren ‘beyaz bir erkek’ olan 46 yaşındaki, göçmen ve Yahudi karşıtı Robert Bowers;
”Bütün Yahudiler ölmeli” diye bağırdı. 

Robert Bowers isminde Pensilvanya’da 135 civarında kişi mevcut.

Yahudilerin öldüğü sinagogun “hayat/yaşam ağacı” adını taşımasına rağmen canice tasarlanmış kanlı bir terör eylemine mekân olması ve hayat yerine ölüm sunması ilginç bir çelişki değil mi? 

Bence terör eylemi için seçilen dini mekan rastgele bir tercih değil.

Bence Trump’ın başını ağrıtmak isteyen küresel odakların vermek istediği Subliminal mesaj

Terör eyleminin ‘nefret suçu’ kapsamına alınması, saldırganın arkasında kamu gücünün olduğunu gösteriyor. 

Nitekim, Pittsburgh kamu güvenliği direktörü Wendell HissrichFBI’nın olayı bir nefret suçu olarak ele aldığını ve soruşturmaya öncülük ettiğini söylemesi, sözünü ettiğim kamu desteğini ortaya koyuyor. 

Bowers, Pittsburgh’ün güneyindeki Castle Shannonbölgesinden. 

FBI kayıtlarına göre Bowers’ın daha önce bilinen bir suç kaydı yok.

DÜNYA YAHUDİ NÜFUSUNUN YÜZDE 85’İNİ OLUŞTURAN AMERİKALI YAHUDİLERİN İSRAİL’DEN NEFRET SEBEBİ...

ABD’de güçlü bir Yahudi lobisi olmasına rağmen antisemitizminyükselen değer olması ve taraftar bulması farklı toplumsal etkenlerden kaynaklı. 

Amerikalı ve İsrailli Yahudiler, dünya Yahudi nüfusunun yüzde 85’ini oluşturuyor. 

Amerikalı Yahudilerin dış politika tarihi, İsrail rejiminin ırkçılığı gibi durumlar, Amerikalı Yahudilerin İsrail’den nefret sebepleriarasında. 

İsrail’de artan bağnazlıklar Amerikalı Yahudilerin hüsrana uğramalarına ve hatta İsrail’den nefret etmelerine neden oluyor.

Amerikan Yahudi toplumunun dini ve kültürel ortak bağlarının gevşemesi ve Yahudi olmayanlarla evliliklerinin artışı ve dini gruplar arasındaki teolojik çatışmalar, Amerikalı Yahudilerinkimliğinde değişim yaratıyor. 

65 yaşın üzerindeki Amerikalı yahudilerin yüzde 80’i, İsrail’in yok olmasını kendileri için kişisel bir facia ve felaket olarak algılarken, 35 yaş altı Amerikalı Yahudilerin ancak yüzde 50’si böyle düşünüyor. 

Amerika Birleşik Devletleri’ndeki iç kaygılarla birlikte (işsizlik ve millî güvenlik dahil olmak üzere) yaygın bir Yahudi düşmanlığı veırkçılık, Amerikalıların, Nazizm karşıtı önlemlerini ve AvrupalıYahudilere yardım etme çabalarını biçimlendirdi.

BENJAMİN FRANKLİN’İN YAHUDİ KARŞITI KONUŞMASI İLE...

Amerika’da Yahudi tarihinin başlangıcı 1630’a kadar uzanıyor.

1630’da Hollandalıların Portekizlilerden Brezilya’nın Pernambuco bölgesini alması ve akabinde Yahudileri bölgeye davet etmesiyle Amerika topraklarındaki Yahudi tarihi de başlamış oldu. 

1789’da Amerikan Kongresi, halen tatbikte bulunan Anayasa’yı hazırlamak üzere toplandığında 100 dolarlık banknot üzerinde resmi bulunan Benjamin FranklinAmerika’daki Yahudi karşıtlığının temelini atan konuşmasını yapmıştı. 

Bu tarihi toplantıda yaptığı konuşmada daha o günden, Anayasa’da Yahudi tehlikesinin nazarı itibara alınması ve Yahudiler’in Amerika’nın istikbalini tehdit ettiklerine işaret etmişti.

Benjamin Franklin’in Amerikan toplumuna serptigi antisemitizm, ideolojik bir altyapının yanısıra örgütlenmesini de tamamlamış görünüyor. 

Geçtiğimiz yıl ABD’deki Yahudi mezarlıklarına yönelik saldırılar ülkedeki çeşitli Yahudi toplum merkezlerine bombalı saldırı tehditleri, son terör eylemine ortam hazırladı. 

ABD’nin Birmingham kentindeki Beth-El Sinagogu Hahamı Barry LeffABD Başkanı Donald Trump’ın ırkçı söylemlerinin, Yahudi karşıtlığını güçlendirdiğini belirterek “Irkçılık ve Yahudi karşıtlığı, sosyal açıdan daha kabul edilir bir hale geldi”demişti. 

Trump’ı Yahudilerle vurdular. 

Trump’ın arkasındaki Yahudi ve İsrail desteğine ceza kesildi.

Tree of Life (Yaşam Ağacı) Sinagogu’ndaki terör eylemi, hem Trump’a hem de Yahudilere yönelik mesaj.

.

Ömür Çelikdönmez, dikGAZETE.com
Twitter: @oc32oc32

...