ABD’nin 61 milyar dolar ölüm paketi
MOSKOVA
Rusya’nın, 24 Şubat 2022 tarihinde Ukrayna’ya başlattığı özel askeri operasyondan sonra Rusya, batılı ülkeler tarafından tabiri yerindeyse büyük bir ekonomik saldırıya maruz kaldı. Yasal olmayan şekilde ambargolar, Rus varlıklarına el konulması, petrol fiyatlarına tavan fiyat uygulaması gibi akıl almaz uygulamalarla Rusya’nın beli bükülmeye çalışıldı.
Aynı zamanda spordan sanata birçok alanda da Rus halkına baskılar uygulandı. Uçuş kısıtlamaları, global markaların Rusya’dan çekilmesi ve her bir Rus vatandaşına batılı ülkelerde uygulanan linçler.
Artık 2024 yılının Nisan ayındayız. Rusya tüm baskılara karşı direndi. Öyle hamleler gerçekleştirdi ki tüm ekonomik saldırıları bertaraf etti. Rus halkının dünyadan izole edilmesine karşı alternatif uçuş rotaları oluşturuldu. Ülkede istihdam sorununun yaşanmaması için ekstra programlar üretildi. Çocuklar ve gençler eğitimden uzaklaştırılmadı, sağlık programları ilerledi ve aslında Rusya, batılı ülkelerin tüm saldırılarına karşı daha da güçlendi.
Batılıların desteklediği Kiev rejimi, başta Kırım köprüsü, Rusya sınırındaki nükleer santraller ve sosyal alanlara terör saldırıları gibi kirli saldırılar da gerçekleştirdi. Ancak Rus halkı hiçbir zaman moralini düşürmedi. Her bir Rus vatandaşı saldırının ‘kimden’ geldiğini çok iyi bildiği için bir kaosun içinde yer almayı tercih etmedi. Kendi liderliğine güvendi ve ülkelerine bağlılıklarını arttırdı.
Bir taraftan Ukrayna’ya gelelim. Başarısız taarruzlar, Vladimir Zelenskiy’in halkından kopuk bir yönetim sergilemesi, batılılara biat etmesi ve halkını ikinci plana atması, Ukrayna erkeklerine tezkere baskısı ve çatışmalardan kaçan halkına işkenceler yapılması, Ukrayna’nın doğusunda yaşayanlarla defalarca alay edilmesi, Kiev yönetimindeki iç çekişmeler, tüm batı desteklerine rağmen başarısız taarruzlar, ekonomik krizler ve sosyal düzensizlik.
Bunun gibi onlarca sorun varken Zelenskiy, hemen hemen her defasında ABD başta olmak üzere tüm batılılardan para dilenmeye devam etti.
Rusya defalarca kez müzakere masasını işaret ederken Zelenskiy, masayı değil dilenmeyi tercih etti. Özel askeri operasyonların başlangıcından bu yana Avrupa Birliği (AB) ülkeleri Ukrayna’ya toplamda 143,2 milyar dolarlık bir destek paketi sağladı. Bu paketin 33 milyar doları askeri yardım düzeyinde gerçekleşti. Geri kalanı ise insani yardım ve diğer yardım paketi şeklinde gerçekleşti.
ABD ise Ukrayna’ya belli belirsiz birçok kez askeri ve insani yardım anlamında destekler çıkardı. Ancak toplamda ABD’nin Ukrayna’ya ne kadar bir yardım gönderdiği belirsiz. Kamuoyunun bilmediği yardımları da görmezden gelemeyiz.
NATO, G7 ve ABD yardımları Ukrayna’daki çatışmaları uzatmakla kalmadı daha fazla sivil can kayıplarına neden oldu. Kiev rejimi kendisine sağlanan tüm yardımlarla sivil alanları hedef alırken ulaşan maddi yardımların da bazı yolsuzluklarda kullanıldığı konusunda kamuoyunda rahatsızlıklar oluştu.
Son olarak ABD, Ukrayna’ya 61 milyar dolarlık bir yardım paketi oluşturdu. 61 milyar dolarlık destek paketinin 9 milyar doları hibe şeklinde gerçekleşecek. Bu yardım da Ukrayna için çözüm değil. Çünkü üretim olmayan sadece dış desteklerle ayakta kalmaya çalışan Ukrayna bu destekleri de tüketecek.
Demokratik seçimleri olağanüstü hal gerekçesiyle reddeden Zelenskiy, önümüzdeki yeni yıla doğru tekrar batıdan ekonomik destek isteyecek. Bu bir kısır döngü. Bu destek ancak çatışmanın sürecini uzatacak Ukrayna halkı acı çekmeye devam edecek. Cepheye baktığımız zaman birçok genç ölmeye devam edecek.
Artık çatışmaların 3’ncü yılındayız. Ne batılılar ne Kiev rejimi gerçekleri görmemekte ısrar ediyor. Ekonomik saldırılarla Ruslar yılmıyor, cepheden geri dönmeyi ise düşünmüyorlar.
ABD yetkilileri Kiev'i son Ukraynalıya kadar savaşmaya zorluyor. Rusya artık müzakere masasını da işaret etmiyor. Politik kurnazlıklara karşı güvenini yitiren Moskova, bundan sonra müzakere olasılığını kabul dahi etmiyor.
Aslında 61 milyar dolarlık yeni paket, tüm barış müzakerelerine de kapıları kapattı. Ukrayna halkı, Zelenskiy rejimine ne kadar tahammül eder bilinmez ama bu yeni yardım paketleri aslında Ukrayna içinde de yeni krizlere neden olabilir.
Kaynakların nasıl kullanılacağı şeffaf bir şekilde anlatılmıyor. Ukrayna’nın elitleri, önlerindeki pastadan pay koparma peşinde. Halk yoksullaşmaya devam ediyor Ukrayna ordusunda da kayıplar artmaya devam ediyor.
Tüm bunlara baktığımız zaman ABD’nin son yardım paketi, yeni bir soruna kapı açtı.
Bu bir ölüm paketi.
Cephede daha çok insan ölebilir, siviller daha fazla zarar görebilir ve güvenlik sisteminin neredeyse yok olduğu Ukrayna’da iç çatışmalar dahi çıkabilir.
Bu nedenle herkesin anlaması gereken tek şey bu destek paketleri barış değil daha çok ölüm getiriyor.
Bunun yerine batılılar, Ukrayna’yı Rusya ile müzakerelere zorlasa işte o zaman barıştan bahsedilebilir.
.
Erhan Altıparmak, dikGAZETE.com