- 14-12-2025 08:34
- 540
Çatışma uzadıkça kaybeden Ruslar değil batılılar oldu
MOSKOVA
Rus ordusunun Ukrayna’nın doğusunda sürdürdüğü özel askeri harekat, büyük bir dirençle devam ediyor. Öz disiplinini koruyan Rus ordusu, politik gidişatla pek ilgilenmiyor ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, 24 Şubat 2022 tarihinde açıkladığı özel askeri harekat hedefi odağından çıkmıyor.
Diğer tarafta ise seçimsiz başkanlık koltuğunu işgal eden Kiev rejiminin politik gücü hala zayıflıyor. Batılılardan beslenen Kiev rejimi, bu destek kesildikçe hakimiyetini kaybediyor ve rejim ordusunun cephedeki direncini de zayıflatıyor.
Ukrayna vatandaşları bazı gerçeklerle yüzleşti. Bu çatışmanın işgale karşı bir baş kaldırı değil de Rus kardeşlerinin kendi öz savunması için operasyonlarını sürdürdüğü inancı daha da arttı. Bunda da Kiev rejimine olan inancın yitirilmesinde büyük rol var. Çünkü; Kiev rejimi, Ukrayna halkının motivasyonunu “milliyetçilik” üzerinden sağlamaya çalışmıştı. İlk dönemlerde kısmen başarılı olan bu politikanın daha sonraki süreçte çözülmeye başladığını gördük.
Artık Ukrayna halkı bu çatışmanın aslında kardeşler arasında bir kavga değil de, Batı-Rusya savaşı olduğu gerçeğini benimsedi.
Ukrayna ve Rus halkları arasında bir sorunun olmadığını görüyoruz.
Batılı halklarla Rus halkları arasında bir bir sorunun olmadığını görüyoruz.
Rusya – Batı geriliminin zirveye çıktığı 2014 yılından beri bu çatışmanın politik bir çatışma olduğunu görmek gerekirdi.
Ancak yapay milliyetçilik söylemleriyle batılı hükümetlerin Rus ordusunu bir savaşın içine çekme arzusu bugün ortaya çıktı.
Tam da bu nedenle Ukraynalıların Kiev rejimine olan inançları kalmadı.
Ukraynalılar, Kiev rejiminin tam anlamıyla batılıların kuklası olduğu gerçeğiyle yüzleşti.
Batılılar, Rusya’yı zayıflama uğruna Rus ordusu ile Kiev rejimi ordusu arasındaki çatışmayı uzatmak için Kiev rejimine sınırsız destek verirken aslında bu desteğin kendi aleyhlerine olacağını anlayamadı. Bu da politik öngörüsüzlüktür.
Çünkü; çatışma uzadıkça “milliyetçilik” üzerinden süslenen sözde direnişin yüzeysel bir politika olduğu belirginleşti.
Batılılar ve Ukraynalı halklar arasında bu politikanın en dibe vuracağı günün de kanıksanacağını öngörmek gerekir.
Özellikle Avrupa halkları, hükümetlerinin Ukrayna politikasını eleştiriyor ve hala verilmekte olan desteklerin karşılığı olmayacağını görüyor.
Ukraynalılar, batılı desteklerin Kiev rejimi tarafından talan edildiğini ve “aldatıldıklarını” görüyor.
İşte tam da bu noktada Kiev rejim ordusunun motivasyonu sarsıldı.
Çatışma uzadıkça zayıflayan Rusya olmadı ancak batılılar oldu.
Her geçen gün prestij kaybediyorlar.
Yeni bir politika üretemiyorlar.
Yarattıkları sözde kahraman Vladimir Zelenskiy’in, ‘Film platosu’ ifşa oldu.
Peki gerçekten Kiev rejiminden ve ordusundan kazanım bekleyen kaldı mı?
Rus ordusu, hedeflerine odaklanmış ve en üst motivasyonda operasyonlarını sürdürürken batılıların çatışmayı uzatma serüveni karşılığını bulabilir mi sizce?
Savaş bir oyun değildir…
Savaş planlarının bazen on yıllarca zamana yayıldığını gördük. Tarihte bunun benzer örnekleri var.
Rus ordusunun politik olarak geri çekildiği zamanlar bile bu hamleleri bir “kazanım” olarak görenler, çatışmanın zamana yayıldığını ve aslında zamanın batılılar aleyhinde işlediğini anlayamadılar.
Rusya, düşmanın NATO müttefikleri ve batılı düşmanları olduğunu biliyordu ve bu bilinçten hiçbir zaman çıkmadı.
Ancak batılılar, Zelenskiy için oluşturulan platolardan sadece kısa filmler izledi.
Farkında mısınız?
Olası müzakere avantajlarını elinde gören Ruslar artık çatışmanın uzamasını sorun etmiyor. Çünkü artık politika üretilemediğini fark etti.
Moskova, olası müzakere masasında güçlü olan taraf olduğunu biliyor.
Artık Kremlin’in şartlarında taviz verme niyeti olmadığını da duyuyoruz.
Batılıların paniği de bundan zaten.
Çatışma uzadıkça zayıflayan tek başına Kiev değil bir taraftan sarsılan Avrupa olmaya başladı.
Birliklerin sürdürülebilirliği pek kalmadı. AB’de çatlaklar, NATO’nun politikalarında belirsizlikler, ekonomik ve sosyal problemler.
Eğer çatışma daha da uzarsa batılıları Ruslar karşısında büyük bir yenilgi bekliyor.
Ancak batılılar, varlığını ve birliğini korumak adına yakın zamanda Vladimir Zelenskiy’e toprak tavizleri konusunda daha güçlü bir baskı yapacaktır.
Bu kaçınılmaz!
Yoksa batılıların birliğinden çok 2026 yılında batılıların bölünmüşlüğünü izleyebiliriz.
.
Erhan Kuadzba, dikGAZETE.com