- 25-01-2022 06:03
- 3888
Geçtiğimiz günlerde, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Bölgesi’ne PYD/ Demokratik Birlik Partisi temsilciliğinin açıldığı gündeme geldi.
KKTC Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğrul: “PYD temsilciliğinin açılışının Rum Basınında yer aldığını” söyledi.
Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) üst düzey yetkililerinden bir hayli ciddi içerikli uyarı yapıldı.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve KKTC yöneticileri; tarafından “Türkiye ya da Kıbrıs Türkleri’ne; PYD temsilciliğinden terör eylemi gerçekleştirileceği hissedilirse Rum yönetimine ağır karşılık verilir” denildi.
Türkiye ve KKTC’nin olayı takip edeceği ve müsamahalı davranmayacağı Rum Kesimi’ne iletildi.
Çavuşoğlu’nun dediğine göre: “Biz, Rumlar ile farklı düşünebilir, birçok konuda fikir ayrılığına düşebiliriz. Terör bizim Güvenlik meselemiz. Bu konuda taviz veremeyiz.”
Kıbrıs’ta Rumların sivil Türkleri katlettiğini ve Türkiye aleyhine faaliyet gösteren terör örgütleri ile işbirliği yaptığının farkındayız.
Türkiye’nin son yıllarda terör ile özellikle sınır ötesi mücadelesindeki başarıyı, elbette Rum Yönetimi çok iyi biliyor.
PYD’nin Kıbrıs Rum Yönetimi temsilcisi Yasin Derguş’a göre, temsilcilik daha önce açılmış.
12 Ocak’ta Lefkoşa’da, EDEK (Sosyalist Parti) Genel Başkan Yardımcısı ve Avrupa Parlamentosu Üyesi Kostis Efstathiou, Milletvekili Eleni Theocharous, Ekolojik Parti eski Başkanı ve Milletvekili Yorgos Perdikis, gazeteci Christos Lakovou öncülüğünde “Kürtleri Destekleme Girişimi”nin kurulduğu ilan edildi.
PYD Rum Temsilciliği, bu girişim ile alakalarının olmadığını söylese de iki tarafın ortak insiyatifi ile bu girişimin kurulduğu belli.
Peki nasıl oluyor da Rum Yönetimi, PYD temsilciliğine izin veriyor? PYD’nin temsilcilik açmasındaki hedef ne? Ya da Rumların akıl hocası kim?
Amerika mı, Avrupa Birliği mi yoksa İngiltere mi?
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi tek taraflı olarak 2004’den beri Avrupa Birliği üyesi.
Rumların dış politikası AB çerçevesinde hazırlanıyor. Ayrıca İngiltere’nin de ada üzerinde Türkiye ve Yunanistan ile birlikte Garantör ülke olduğu unutulmamalı.
PYD nasıl bir parti, nerede kuruldu, hedefi ne?
PKK Çatı Terör Örgütü elebaşı Abdullah Öcalan’ın İmralı’dan verdiği talimat ile 20- 24 Nisan 2002 tarihleri arasında PKK; 8. Kongresi (Kürdistan Özgürlük ve Demokrasi Kongresi/KADEK 1. Kongresi) toplanır.
Türkiye’nin yanı sıra Irak, İran ve Suriye’de yeni örgütlenmelere gidilmesi yönünde alınan kararlar doğrultusunda örgütün Suriye’de varlığını devam ettirmesi amacıyla 17 Ekim 2003’te PYD (Partiya Yekitiya Demokrat/Demokratik Birlik Partisi) kurulur.
Türkiye, Irak, İran ve Suriye topraklarında sözde “Özerk Yönetimler/ Kürdistan Topluluklar Birliği /KCK” kurarak bağımsızlığını hedefleyen PKK Çatı Terör Örgütü; 2011’de Suriye’de İç Savaşın başlaması ile bu bölgeye bir hayli militan gönderdi.
Aslında PKK’nın Suriye’de olan faaliyetleri yeni değildi. Baba Hafız Esed döneminde, Terör Elebaşı Abdullah Öcalan bir süre Şam’da yaşadı.
İşin ilginç tarafı PKK’yı destekleyen Esed Rejimi, ülkesindeki “Kürt”lere kimlik dahi vermiyordu.
DAEŞ’in şüpheli bir şekilde, Suriye İç Savaşı’na müdahil olması ile PKK; DAEŞ’e karşı “Halk Savunma Birlikleri/ YPG” adı altında silahlı/ askeri örgütlenmeye gitti.
Tabii bu akılı, PKK’ya Amerika verdi. Amerika, YPG’nin kuruluşunda teknik, askeri ve parasal yardımda bulundu. Terör elemanlarına ileri seviyede askeri eğitim verdi.
PKK; uluslararası sistemde “Terör Örgütü” olarak tescillendiği halde neden PYD/YPG’ye göz yumdular?
Birçok Avrupa ülkesi; PKK terör unsurlarının Suriye’de örgütlendiğini kabul ediyor.
Bağımsız uluslararası kuruluşlar, PYD/YPG’nin PKK/KCK’nın Suriye yapılanması olduğunu kabul etti.
PYD/ YPG, işgal ettiği şehirlerde hiçbir muhalif unsura yaşama hakkı tanımıyor, farklı siyasi yapıların bürolarını kapatıp yöneticilerini gözaltına aldı.
Suriye’nin Kamışlı şehrinde merkezi olan PYD; Cezire, Kobani ve Afrin şehirlerinde “Kanton” adı verilen sözde yönetim sistemini ilan etti.
Hepinizin malumu; Afrin’deki PKK yönetimine Türkiye’nin desteklediği Suriyeli askeri muhalifler tarafından son verildi.
Bugün, PYD’nin yöneticiliğini aynı zamanda KCK Yürütme Konseyi üyesi olan Salih Müslim ve Asya Abdullah yapmaktadır.
Salih Müslim, terör elebaşısı A. Öcalan’ın resimleri önünde birçok kez konuşma yaptı.
PYD/YPG terör örgütü; etkin olduğu bölgede Arap, Türkmen ve Hristiyan unsurları baskı altına alarak, göçe zorlamaktadır. Hatta öyle ki kendisini kabul etmeyen Kürt halkına bile yaşama hakkı tanımamaktadır.
Çocuk denilecek yaştaki kişileri Savaşa yolladığı, Birleşmiş Milletler raporlarında yer aldı.
PKK Çatı Terör Örgütü’nün göz boyaması olan PYD; sivil bir yapı olduğunu iddia etse de örgütlendiği diğer devletlere de zarar verecektir.
Terör başlı başına insanlık suçudur. Terör örgütünü kullanan güçler, ellerinde ateş tutmaktadır.
Kıbrıs Rum Kesimi’nde, PYD’nin büro açıyor olması, Avrupa Birliği’nin güvenirliğine gölge düşürmektedir.
PYD’nin faaliyetlerini arttırması; Rumların iradesi dışında gerçekleşmiştir.
Kıbrıs Rum Yönetimi, aslında büyük güçlerin elinde kullanışlı bir aparat konumundadır.
PKK Terör Örgütü’nün amacı, Akdeniz’e açılmaktır. Bu sebeple Suriye’nin kuzeyinde, Türkiye Sınırına paralel bir hat çekerek bölgeyi işgal etmişse de; Türkiye, bu girişimi engelledi.
Uluslararası arenada Küresel Güçler; dünya üzerinde hem kriz çıkartıyor hem de krizleri çözmek için uğraştıklarını iddia ediyor.
Biz; NATO üyesiyiz. Fakat NATO’dan ortaklarımız; Türkiye aleyhine, PYD’yi destekleyip, devlet görüntüsü kazanması için var güçleri ile çalışıyor.
PYD/ YPG’nin de bağlı olduğu üst kuruluş, Demokratik Suriye Güçleri (DSG) sözde Genel Komutanı Mazlum Kobani “Siyasi çözüme kadar ABD’nin kalmasını istiyoruz” demekle PKK’nın beklentisini açıkça söylemiştir.
Aynı şekilde Avrupa Birliği üyelik fasıllarımız açılsa da; AB de PYD terör örgütüne açık çek vermektedir.
Avrupa ve Amerika; Uluslararası ilişkilerde ahlaki güvenirliğini çoktan yitirdi.
Bugün bizim de içinde bulunduğumuz Ortadoğu, Avrasya ve Akdeniz’deki huzursuzluğun kaynağı Batılı güçlerle birlikte Rusya’nın da olduğunu olmayalım.
Türkiye, PYD’ye pabuç bırakmayacak.
Yüzyıllardır aynı coğrafyada bütünleşen Kürt ve Türk milleti; PKK Çatı Terör Örgütü ve onun uzantısı PYD/ YPG’ye haddini bildirecektir.
Gün ışıdığında, PYD/ YPG’nin destekçileri kupkuru hayal aleminde bocaladıklarını görecektir.
Kanaatim o ki; Türkiye, hem PYD’yi adım adım takip ediyor hem de yandaşı ülkeleri kayda alıyordur.
.
Mehmet Yıldırım, dikGAZETE.com
https://www.aa.com.tr/uploads/TempUserFiles/haber%2F2017%2F05%2FPKK_KCK_Terrorist_Organisation_s_Extensi.pdf
https://www.rudaw.net/turkish/kurdistan/200120224