Açık Kaynaklardan Bilgi Edinme ve Güvenilirlik Meselesi:
Gerçeği Ayırt Etme Sanatı
Günümüzde istihbarat servislerinin en çok başvurduğu kaynakların başında açık kaynaklar gelmektedir. Ancak, bu kaynaklardan elde edilen bilgilerin güvenilirliği konusu sıkça tartışılmaktadır.
Açık kaynaklardan alınan verilerin içindeki kontamine olmuş bilgiler, doğruluk ve güvenilirlik konusunda soru işaretleri yaratmaktadır.
Açık kaynaklardan elde edilen bilgilerin, günümüzde hâlâ en büyük bilgi yataklarından biri olmasına rağmen, artık daha profesyonel ve dikkatli bir şekilde incelenmesi gerekmektedir.
İstihbarat servislerinin uzman kadroları bulunurken, bu kaynaklardan faydalanan sivil bireylerin doğru ve güvenilir bilgiye ulaşma konusunda eksiklik yaşandığı gözlemlenmektedir.
Açık kaynaklardan elde edilen bilgilerin doğruluğu ve güvenirliği konusunda kesin bir garanti vermek mümkün değildir. Ancak, bu ihtimalleri düşürmek adına bazı yöntemler bulunmaktadır.
İlk olarak, sahip olunan bilginin değerini ve kıymetini belirlemek önemlidir.
Magazinsel verilerle önemli bilgilerin aynı kaynakta bulunabileceği düşünüldüğünde, haberin içinde kullanılan dil ile haberin amacı arasındaki farklara odaklanmak, gerçek ve önemli bilgileri ayırt etmekte yardımcı olabilir.
Bir haberde geçen olayın detaylarına odaklanarak, magazinsel öğeleri, gerçek ve önemli bilgilerden ayırmak mümkündür.
Haberin amacını anlamak, dilin kullanımıyla gerçeği ve manipülasyonu ayırt etmekte yardımcı olabilir.
Şöyle örnekleyelim; “Belgrad’ın Krnjaca bölgesinde dün çıkan silahlı çatışmada ikisi kadın, beşi erkek toplam 7 kişi hayatını kaybetti. Ölenlerin tamamının Müslüman olduğu öğrenildi. Aşırı sağcı – ortodoks Sırpların bölgede sık sık tacizlerde bulunulduğu da daha önce elimize ulaşan bilgilere göre teyit edildi.”
Sosyal medyada karşılaştığımız ya da karşılaşabildiğimiz haberlerden hiçbir farkı yok değil mi?
Rahatlıkla yayılabilir ki bu metni şu an ben uydurdum. Ve bu tip haberleri sık sık görüyoruz.
Burada yapılması gereken ilk şey; önce Belgrad/ Krnjaca bölgesini araştıracağız;
Kimler var, ne kadardır oradalar, nasıl yaşıyorlar, neler yapıyorlar ve hatta hayatı nasıl kazanıyorlar. Din dağılımına, etik ve kültürel haritalarına bakacağız.
Ve şu sonuç karşımıza çıkacak; Krnjaca’da hiç Müslüman yok…
Nasıl yani?
7 kişinin öldürüldüğünü yazıyor siteleri?
Evet, doğru; 7 kişi öldürülmüştür. Ve evet ölenlerin 7’si Müslüman da olabilir.
Devamında birkaç farklı ve yerel haberlere baktığımızda şunu göreceğiz;
“Belgrad / Krnjaca’da dün akşam saatlerinde çıkan çatışmada 11 kişi öldü. Ölenlerin yedisinin Bosna’nın Novo Selo bölgesinden gelen Arnavut mafya üyeleri, dördünün ise Krnjaca’nın yerel mafya üyelerinden olduğu tespit edildi. Emniyet güçleri, araştırmaya devam ediyor.”
Bakın; ortada bir haber var!..
Ve evet, ölenler var.
Ölenler, o bölgede ve yine ölen yedi kişi de Müslüman!
Ama hiç de aşırı sağcı ya da dinler arası savaş gibi değil. Hatta alakası bile yok!..
Ki ölen 7 Müslümanın nasıl "Müslüman” oldukları bile belli değil.
Bir mafya hesaplaşması ya da çekişmesine bağlı olarak pek katılmasam da farklı bir çözüm tekniği…
Ancak bu haberi, size servis edenlerin diğer haberlerine ve kullandıkları dile bakınca neden böyle bir manipülasyon yaptıklarını da anlamanız çok uzun sürmeyecektir.
Dediğim o ki; ulaştığınız açık kaynağın ilk kaynağına ulaşamasanız bile çıkış noktalarını yakalamanız size “gerçek ile sahte”yi göstermeye yetecektir.
Açık kaynaklardan elde edilen bilgilerin en büyük risklerinden biri, tamamen yanlış ve gerçeklerle hiçbir bağlantısı olmayan verilerin yayılma olasılığıdır.
Bu tür veriler, bilerek oluşturulmuş laboratuvar çalışmaları da olabilir. Bu durumu fark etmek için, haberin ilk kaynağına ulaşamasanız bile çıkış noktalarını belirlemek işte bu yüzden önemlidir.
Haber çaprazlama veya karşıt haber servislerini takip ederek, haberin çıkış noktasını araştırarak da aydınlanabilir.
Örneğin, sosyal medyada karşılaşılan bir haberin gerçekliğini anlamak için, haberin kaynağını ve olayın detaylarını doğrulamak gerekmektedir.
Sosyal medyada yayılan bilgilerin güvenilirliği konusunda da dikkatli olmak önemlidir. Ancak, sosyal medyadaki bilgilerin büyük bir kısmının değiştirilmiş veya gerçekleşmemiş veriler olduğu düşünüldüğünde, bu platformlardan elde edilen bilgilerin sorgulanması muhakkaktır.
Sonuç olarak; açık kaynaklardan edinilen bilgilerin güvenilirliği konusunda kesin bir garanti olmasa da dikkatli bir değerlendirme ve doğrulama süreci ile gerçek ve manipülasyon arasındaki farkı ayırt etmek mümkündür.
İstihbarat servislerinin kullandığı tekniklerin benzerlerini kullanarak, bilgilerin doğruluğunu sorgulayıp ve kaynaklarını araştırarak sizler de rahatlıkla “gerçek ile sahte”yi ayırt edebilirsiniz.
Ancak sizin ne istediğiniz önemlidir burada; “acı yalanlar”ı mı yoksa “sahte mutluluklar”ı mı?
Hiç şüphe yok ki her ikisini de günümüz baldır-bacak medyasında bulabilirsiniz… Gerçeği bulmak ise çok daha zahmetli ve zordur…