HÖH ...

HÖH ...

HÖH ... HÖH ...

Şu olacak, bu olacak...” Kendinize saklayın artık.

İnsanların HAYAL GÜCÜnü manipüle etmeyin. #HÖH

Belki de öngörüldüğü için değil de,

Sürekli her yönden aynı hikayeler zihinlere 'bombalandığı' içindir.

Ne hayal ettiğimize, neleri merak ettiğimize kendi irademizle karar vermeliyiz.

Kalanlara da, tıpkı hayallerimiz gibi, yalnızca 'olasılıklardan bir olasılık' olarak bakıp geçebiliriz.

Bir kere bunlar öz'den gelse, her bir tezahürünü eşsiz kılan, her bir gönüle de eşsiz öngörüler koyardı herhalde.

Hayallere Özgürlük Hareketi!

Bizatihi sen, sen kendin ne-nasıl isterdin?

Hayali daima serbest.

Sınır yok, para soran yok, yargılayan yok…

Hayal et gitsin.

Hayal gücümüze sahip çıkmalıyız.

Özenle.

Şuurla.

Tam da şu günlerde,

Her zamankinden fazla.

Muhteşem,

Biricik,

Eşsiz-Benzersiz

Hayal gücümüzün yüzde yüzünü kendimiz kullanmalıyız.

HAYAL GÜCÜ aslı esasıyla ne demek bir bilseydik?

Bunu ezelden sır bilenlerin programlı hayallerine şuursuz 'enerji santralleri' ‘tt’ olmazdık herhalde.

HAYAL edebilmek, muazzam bir GÜÇ.

Fark edelim.

Ve yalnızca bize, 'insan' deden kök-varlığa mahsus bir beceri sanki.

Farkındalığında ise; Sadece varlığına bahşedilmiş paha biçilemez bir değer.

Farkındalığında değilse, hayal gücü 'bir bilene' 'arak'...

Şuurlu gönülden ifade ettiğimiz hayal gücü dua da sayılır aslında.

Bak o zaman, "Görüldün" desteği nasıl da şaşırtıcı hızla gelir.

Bu fark etmeyecek gibi değildir zaten.

Hiçbir şey oldurmaya da çalışmadan,

Çocukça coşkuyla, neşeyle, sevinçle, özün masumiyeti ile hayal edebilseydik?

Neler hayal etmeyi seçerdi bu gönül?

Bir soralım, bakalım;

Gönlümün Sultanı, öz-hakiki-kendim bu hayalde nasıl hissederdi?

Yalnız, hayal edilen konuya dair en büyük yargı neyse onu da fark etmekte fayda var.

Aslında sadece 'olasılıklardan bir olasılık' olan bu yargı, henüz farkındalığa çıkmamışsa ve yeri gelmişse, 'hediyeyle' paketli gelirse de şaşırmayalım artık. :)

Ezcümle hissiyat;

“E vakti gelmişken bunu da hallediver artık. Bak hiç de düşündüğün gibi değilmiş de mi?”

Veya:

Aslında ne istemediğini de bildin mi şimdi?” :)

Neyse ne;

Hiçbir şey bilmesek de;

HAYAL GÜCÜmüzü bilelim.

Sahip çıkalım.

Gücü kendimiz, kendimize kullanalım.

Belki de;

BU

Dünyayı senden başka gören olmadı.

Belki de;

'Güç' de, 'güç' bildiğimiz değildir esasında?

Kim bilir?

.

Sümeyya Demirel, dikGAZETE.com

Şu olacak, bu olacak...” Kendinize saklayın artık.

İnsanların HAYAL GÜCÜnü manipüle etmeyin. #HÖH

Belki de öngörüldüğü için değil de,

Sürekli her yönden aynı hikayeler zihinlere 'bombalandığı' içindir.

Ne hayal ettiğimize, neleri merak ettiğimize kendi irademizle karar vermeliyiz.

Kalanlara da, tıpkı hayallerimiz gibi, yalnızca 'olasılıklardan bir olasılık' olarak bakıp geçebiliriz.

Bir kere bunlar öz'den gelse, her bir tezahürünü eşsiz kılan, her bir gönüle de eşsiz öngörüler koyardı herhalde.

Hayallere Özgürlük Hareketi!

Bizatihi sen, sen kendin ne-nasıl isterdin?

Hayali daima serbest.

Sınır yok, para soran yok, yargılayan yok…

Hayal et gitsin.

Hayal gücümüze sahip çıkmalıyız.

Özenle.

Şuurla.

Tam da şu günlerde,

Her zamankinden fazla.

Muhteşem,

Biricik,

Eşsiz-Benzersiz

Hayal gücümüzün yüzde yüzünü kendimiz kullanmalıyız.

HAYAL GÜCÜ aslı esasıyla ne demek bir bilseydik?

Bunu ezelden sır bilenlerin programlı hayallerine şuursuz 'enerji santralleri' ‘tt’ olmazdık herhalde.

HAYAL edebilmek, muazzam bir GÜÇ.

Fark edelim.

Ve yalnızca bize, 'insan' deden kök-varlığa mahsus bir beceri sanki.

Farkındalığında ise; Sadece varlığına bahşedilmiş paha biçilemez bir değer.

Farkındalığında değilse, hayal gücü 'bir bilene' 'arak'...

Şuurlu gönülden ifade ettiğimiz hayal gücü dua da sayılır aslında.

Bak o zaman, "Görüldün" desteği nasıl da şaşırtıcı hızla gelir.

Bu fark etmeyecek gibi değildir zaten.

Hiçbir şey oldurmaya da çalışmadan,

Çocukça coşkuyla, neşeyle, sevinçle, özün masumiyeti ile hayal edebilseydik?

Neler hayal etmeyi seçerdi bu gönül?

Bir soralım, bakalım;

Gönlümün Sultanı, öz-hakiki-kendim bu hayalde nasıl hissederdi?

Yalnız, hayal edilen konuya dair en büyük yargı neyse onu da fark etmekte fayda var.

Aslında sadece 'olasılıklardan bir olasılık' olan bu yargı, henüz farkındalığa çıkmamışsa ve yeri gelmişse, 'hediyeyle' paketli gelirse de şaşırmayalım artık. :)

Ezcümle hissiyat;

“E vakti gelmişken bunu da hallediver artık. Bak hiç de düşündüğün gibi değilmiş de mi?”

Veya:

Aslında ne istemediğini de bildin mi şimdi?” :)

Neyse ne;

Hiçbir şey bilmesek de;

HAYAL GÜCÜmüzü bilelim.

Sahip çıkalım.

Gücü kendimiz, kendimize kullanalım.

Belki de;

BU

Dünyayı senden başka gören olmadı.

Belki de;

'Güç' de, 'güç' bildiğimiz değildir esasında?

Kim bilir?

.

Sümeyya Demirel, dikGAZETE.com