Kavramlarda mavramlarda buluşalım yar yar

Kavramlarda mavramlarda buluşalım yar yar

Kavramlarda mavramlarda buluşalım yar yar Kavramlarda mavramlarda buluşalım yar yar

Kavramlarda Mavramlarda Buluşalım Yar Yar

İletişim kurarken birçok kavramdan söz ederiz. Bu kavramlar, her insanın algısı ve yaşantısı ölçüsünde farklılaşır. Genellikle göz ardı ettiğimiz bu algı farkı neredeyse tüm kavgaların ve anlaşmazlıkların sebebidir.

Diyelim ki; iki insan “baba” kavramından söz ediyor. Birisi için baba; sevgi, şefkat ve güven duygularını canlandırıyor; diğeri için dayak, şiddet ve korku. Bu iki insan, babalar gününü aynı güzel duygularla yaşayabilir mi?

Yaşantıları sonucu tanımladıkları baba kavramı, yapılan yeni tanımlarla kolaylıkla değişebilir mi?

Hayır!

Bu iki insan, 'baba' deyince hep farklı şeyleri algılayacak, aynı hissiyatı neredeyse hiçbir zaman paylaşamayacaktır.

Şimdi de 'sevgi' kavramını düşünelim…

Hayatın devamını sağlarken karşılığını aradığımız temel kavramlardan biridir sevgi. Bir çift, birbirine “seni seviyorum” derken acaba bu cümle, ikisi için de aynı anlamı taşıyabilir mi? Yoksa, hayat tecrübesi, sosyal çevre ve kavrayış farkı bambaşka iki kıyıya mı götürür onları?

Birisi için sevgi; elma, armut ve portakal iken diğeri için elma, armut, portakal, muz ve kiraz ise ne olur?

Bu iki insan bir noktada muhakkak tartışır. O, birinde ekstra olan muz ve kiraz hep problem yaratacaktır. Evlilikler ve ilişkiler de bence biraz bu yüzden bitiyor.

Elma, armut ve portakalda müştereksiniz diye muhtemelen evet diyorsunuz, sonra muzla kiraz başlıyor tırmalamaya. Boşu boşuna kırgınlıklar, kavgalar yaşanıyor.

Kavramları beraber yapılandırmadığınız insanlarla iletişim, aradaki algılayış ve tanım farkı oranında zordur.

Bunu bilir ve kavramları açık ve net konuşursak belki aramızdaki iletişim problemlerini çözebiliriz, ne dersiniz?
.

Nickola Berrygele, dikGAZETE.com

Kavramlarda Mavramlarda Buluşalım Yar Yar

İletişim kurarken birçok kavramdan söz ederiz. Bu kavramlar, her insanın algısı ve yaşantısı ölçüsünde farklılaşır. Genellikle göz ardı ettiğimiz bu algı farkı neredeyse tüm kavgaların ve anlaşmazlıkların sebebidir.

Diyelim ki; iki insan “baba” kavramından söz ediyor. Birisi için baba; sevgi, şefkat ve güven duygularını canlandırıyor; diğeri için dayak, şiddet ve korku. Bu iki insan, babalar gününü aynı güzel duygularla yaşayabilir mi?

Yaşantıları sonucu tanımladıkları baba kavramı, yapılan yeni tanımlarla kolaylıkla değişebilir mi?

Hayır!

Bu iki insan, 'baba' deyince hep farklı şeyleri algılayacak, aynı hissiyatı neredeyse hiçbir zaman paylaşamayacaktır.

Şimdi de 'sevgi' kavramını düşünelim…

Hayatın devamını sağlarken karşılığını aradığımız temel kavramlardan biridir sevgi. Bir çift, birbirine “seni seviyorum” derken acaba bu cümle, ikisi için de aynı anlamı taşıyabilir mi? Yoksa, hayat tecrübesi, sosyal çevre ve kavrayış farkı bambaşka iki kıyıya mı götürür onları?

Birisi için sevgi; elma, armut ve portakal iken diğeri için elma, armut, portakal, muz ve kiraz ise ne olur?

Bu iki insan bir noktada muhakkak tartışır. O, birinde ekstra olan muz ve kiraz hep problem yaratacaktır. Evlilikler ve ilişkiler de bence biraz bu yüzden bitiyor.

Elma, armut ve portakalda müştereksiniz diye muhtemelen evet diyorsunuz, sonra muzla kiraz başlıyor tırmalamaya. Boşu boşuna kırgınlıklar, kavgalar yaşanıyor.

Kavramları beraber yapılandırmadığınız insanlarla iletişim, aradaki algılayış ve tanım farkı oranında zordur.

Bunu bilir ve kavramları açık ve net konuşursak belki aramızdaki iletişim problemlerini çözebiliriz, ne dersiniz?
.

Nickola Berrygele, dikGAZETE.com