Ne kadar sıkıcısınız; berbat hayatlarınız var
Ne kadar sıkıcısınız; berbat hayatlarınız var
Ne Kadar Sıkıcısınız; Berbat Hayatlarınız Var
Güvenlik ihtiyacıdır Maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisinde ikinci en temel olan. Belki de Akif’in İstiklal Marşı'na “Korkma!” diye başlaması bu bilinçtendi. Şimdi korkularımızın bizi nasıl ele geçirip yönettiğini görelim. Sonra “korkma!”ya devam edelim...
Acaip Sıkıcısınız; hayatlarınız berbat.
Nereden mi biliyorum?
Her adımınızı ölümsüzleştirip benimle paylaştığınız için. Hepiniz eğlence sektöründeymişsiniz ya da olmanız gerekiyormuş gibi bütün gün kamera karşısındasınız. Kötü performanslarınızla hiç ilginç olmayan hayatlarınıza maruz bırakıyorsunuz bizi.
Var Olma Sancınız
Fotoğraf paylaştığınızda biraz daha eğlenceli insanlar olabileceğinizi hayal ediyordum. Hayal etmek de güzel bir şeydi. Hayal edemeyeceğim kadar deşifre oldunuz bir anda.
Akşam nerede ne yediğinizi ve sonrasında hangi klüpte nasıl zıpladığınızı biliyorum. Üstelik bunları yaparken hep bizi düşündüğünüz için video/fotoğraf paylaşma derdinden bütün eğlenceyi kaçırdığınızı da biliyorum.
Kehanette bulunayım yakında yatak odalarınızdan canlı yayın yapacaksınız ve inanın o da hiç ilginç olmayacak.
Ölüm Korkunuz
Derdiniz ölümsüzlükse yanlış yerdesiniz. BİZ BU GEZEGENDE ÖLÜYORUZ. Ayrıca yalnızca anın içinde güzel olan hayatı zaten bu şekilde tam manasıyla yaşayamıyorsunuz.
Kiminleyseniz neredeyseniz, ne olur sosyal medya hesaplarınızdaki 56678 kişiyi düşünmeyin. Anı yaşayın, o anı seçip paylaştığınız insanlarla.
Yaşamak bu.
Öldüğünüzdeyse şuraya buraya bıraktığınız fotoğraf &videolar yaşatmayacak sizi.
Ölümü de sahiplenin ayrıca. Siz bireyin her an ölümle tehdit edildiği bir coğrafyadasınız. Ancak doğrularınıza olan sadakatinizle ve “yaşadığınız anlar”la ölüm korkusunu yenebilirsiniz.
Yaralı Çocuklar
Maslow numara 3. Sevgisiz, ilgisiz ve şefkatsiz... Orta doğu ülkesiyiz. Bir “Avrupalı” kıstasıyla sevimli değilsek ailemizin bile eldivenle sevdiği çocuklarız. Üstelik insanız, sevgi ve ilgi ihtiyacımız bitmiyor.
Köpeklerin yemek yerken doymak bilmemesi gibi. Sevgi ve ilgi görme konusunda da insanların bir doyma hissi yok. Sürekli ya fazlası ya da başka bir rengi gerek. Kimi zaman içe kapanık, kimi zaman dışa dönük bir ihtiyaç.
Bilinmezlik Korkusundan Paylaşmak
Yaşantılarınız hızlı duygu ve düşünceleriniz karman çorman. Gözünüze çakan flaşlardan aptala dönmüş gibisiniz.
Yaşantınız ve duygu dünyanıza yansıyanlar bir muamma. Ve bu bilinmezlik, en çok sizi korkutuyor. Bu korkuyu yalnız yaşamak daha da korkunç geldiğinden köprüden el ele tutuşup atlıyorsunuz.
Hepsi ‘modern' bir kavram olan ‘obscurantism’den. Korkunuzu bastırmak için yandaş arıyorsunuz, milyonlar size eşlik ediyor. Artık fasit daire içindesiniz ne için ne yaptığınızı bile bilmiyorsunuz.
Hayır, bu anlattıklarım size uymuyor ve yine de en çok bunlarla eğleniyorsanız inanın çok sıkıcısınız. Berbat hayatlarınız var.
.
Nickola Berrygele, dikGAZETE.com
Ne Kadar Sıkıcısınız; Berbat Hayatlarınız Var
Güvenlik ihtiyacıdır Maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisinde ikinci en temel olan. Belki de Akif’in İstiklal Marşı'na “Korkma!” diye başlaması bu bilinçtendi. Şimdi korkularımızın bizi nasıl ele geçirip yönettiğini görelim. Sonra “korkma!”ya devam edelim...
Acaip Sıkıcısınız; hayatlarınız berbat.
Nereden mi biliyorum?
Her adımınızı ölümsüzleştirip benimle paylaştığınız için. Hepiniz eğlence sektöründeymişsiniz ya da olmanız gerekiyormuş gibi bütün gün kamera karşısındasınız. Kötü performanslarınızla hiç ilginç olmayan hayatlarınıza maruz bırakıyorsunuz bizi.
Var Olma Sancınız
Fotoğraf paylaştığınızda biraz daha eğlenceli insanlar olabileceğinizi hayal ediyordum. Hayal etmek de güzel bir şeydi. Hayal edemeyeceğim kadar deşifre oldunuz bir anda.
Akşam nerede ne yediğinizi ve sonrasında hangi klüpte nasıl zıpladığınızı biliyorum. Üstelik bunları yaparken hep bizi düşündüğünüz için video/fotoğraf paylaşma derdinden bütün eğlenceyi kaçırdığınızı da biliyorum.
Kehanette bulunayım yakında yatak odalarınızdan canlı yayın yapacaksınız ve inanın o da hiç ilginç olmayacak.
Ölüm Korkunuz
Derdiniz ölümsüzlükse yanlış yerdesiniz. BİZ BU GEZEGENDE ÖLÜYORUZ. Ayrıca yalnızca anın içinde güzel olan hayatı zaten bu şekilde tam manasıyla yaşayamıyorsunuz.
Kiminleyseniz neredeyseniz, ne olur sosyal medya hesaplarınızdaki 56678 kişiyi düşünmeyin. Anı yaşayın, o anı seçip paylaştığınız insanlarla.
Yaşamak bu.
Öldüğünüzdeyse şuraya buraya bıraktığınız fotoğraf &videolar yaşatmayacak sizi.
Ölümü de sahiplenin ayrıca. Siz bireyin her an ölümle tehdit edildiği bir coğrafyadasınız. Ancak doğrularınıza olan sadakatinizle ve “yaşadığınız anlar”la ölüm korkusunu yenebilirsiniz.
Yaralı Çocuklar
Maslow numara 3. Sevgisiz, ilgisiz ve şefkatsiz... Orta doğu ülkesiyiz. Bir “Avrupalı” kıstasıyla sevimli değilsek ailemizin bile eldivenle sevdiği çocuklarız. Üstelik insanız, sevgi ve ilgi ihtiyacımız bitmiyor.
Köpeklerin yemek yerken doymak bilmemesi gibi. Sevgi ve ilgi görme konusunda da insanların bir doyma hissi yok. Sürekli ya fazlası ya da başka bir rengi gerek. Kimi zaman içe kapanık, kimi zaman dışa dönük bir ihtiyaç.
Bilinmezlik Korkusundan Paylaşmak
Yaşantılarınız hızlı duygu ve düşünceleriniz karman çorman. Gözünüze çakan flaşlardan aptala dönmüş gibisiniz.
Yaşantınız ve duygu dünyanıza yansıyanlar bir muamma. Ve bu bilinmezlik, en çok sizi korkutuyor. Bu korkuyu yalnız yaşamak daha da korkunç geldiğinden köprüden el ele tutuşup atlıyorsunuz.
Hepsi ‘modern' bir kavram olan ‘obscurantism’den. Korkunuzu bastırmak için yandaş arıyorsunuz, milyonlar size eşlik ediyor. Artık fasit daire içindesiniz ne için ne yaptığınızı bile bilmiyorsunuz.
Hayır, bu anlattıklarım size uymuyor ve yine de en çok bunlarla eğleniyorsanız inanın çok sıkıcısınız. Berbat hayatlarınız var.
.
Nickola Berrygele, dikGAZETE.com
Facebook Beğen
Twitter Takip Et
Instagram Takip Et
WhatsApp Mesaj Gönder
Threads Takip Et
Youtube Abone Ol
E-Posta Gönder