Mobingsel şeyler

Mobingsel şeyler

Mobingsel şeyler Mobingsel şeyler

Mobingsel şeyler

İsterseniz önce "mobing nedir" diyerek başlayalım. Mobing, iş yerlerinde bir veya birden fazla kişi ya da kişilere yönelik gerçekleştirilen, belirli bir süre sistematik biçimde devam eden yıldırma, pasifize etme veya işten uzaklaştırmayı amaçlayan mağdur ya da mağdurların kişilik değerlerine, mesleki durumlarına sosyal ilişkilerine veya sağlıklarına zarar veren kötü niyetli, kasıtlı olumsuz tutum ve davranışların bütünüdür.

Uzun bir tanımı var değil mi; çünkü hayli kapsamlı ve geniş bir çerçeve dahilinde olan olaylar bütünü. Yargıtay, bunu maddeleştirmiş, şöyle ki; 2016 / 8155 sayılı kararında Mobing uygulamasının kabul edilebilmesi için; “1- İşçiye karşı taciz psikolojik olmalı 2- İşçinin özgüvenini ve öz saygısını kaybettirmeli 3- Sistematik olarak tekrarlanmalı 4- Uzun bir süreden beri devam ediyor olmalı 5- İşçinin buna silahı olmamalı, olsa bile kullanmamalıdır” diye özetliyor. 

Biraz daha irdelediğimizde, mobing açılımlarına pasif agresif mobingi de eklemek gerekiyor; buna maruz kalan kişilerden biri olarak “bu durum nasıl tarif edilebilir” diye düşününce “Akvaryumdaki balığın oksijenini çekmek gibi” bir hal diyebiliriz; belki biraz “boğucu” bir tanım ama tam olarak böyle bir hisse sahip olunuyor...

Enteresan bir durum; iş yerleri dışında yok mu?

Var bu da başka hayattan irrite edici olaylardan... Aile içinde olması mesela… Eşler arasında olan, ebeveynlerin çocukları üzerinde olan, kaynana-kayınpederin gelinine veya damadına yaptığı, sokakta bir hayvanın su içmesine ya da mama yemesine engel olmak da mobing unsuru bir anlamda... Daha da ileri gidelim; “birinci dünya ülkeleri”nin “üçüncü dünya ülkeleri”ne karşı uygulaması her türlü maddi yasak ve ambargolara da mobing diyebiliriz… Yani kötü olanın iyi olana, güçlü olanın zayıf olanın üzerinde uyguladığı kötü karakterini yansıtma biçimi...

Bu tipler, toplum içinde yaşayan sorunlu bireylerdir; ister yerinde olsun ister aile içinde olsun ister toplum içinde olsun böyle insanları ‘ego kasan’ ast-üst seviyesini iyi kullanamayan, insanlıktan nasibini almamış varlıklar olarak, kabul görme derdi olan kişilerdir...

Maalesef onlardan o kadar çok var ki etrafımızda Allah, şerlerinden tüm masum iyi insanları korusun... İnsanlar, toplum ahlakı ve kişisel hak ve özgürlükleri korunduğu müddetçe insan olarak kalabilir ve kaliteli bir hayat sürdürebilirler vesselam...

.

Mine Tuna, dikGAZETE.com

Mobingsel şeyler

İsterseniz önce "mobing nedir" diyerek başlayalım. Mobing, iş yerlerinde bir veya birden fazla kişi ya da kişilere yönelik gerçekleştirilen, belirli bir süre sistematik biçimde devam eden yıldırma, pasifize etme veya işten uzaklaştırmayı amaçlayan mağdur ya da mağdurların kişilik değerlerine, mesleki durumlarına sosyal ilişkilerine veya sağlıklarına zarar veren kötü niyetli, kasıtlı olumsuz tutum ve davranışların bütünüdür.

Uzun bir tanımı var değil mi; çünkü hayli kapsamlı ve geniş bir çerçeve dahilinde olan olaylar bütünü. Yargıtay, bunu maddeleştirmiş, şöyle ki; 2016 / 8155 sayılı kararında Mobing uygulamasının kabul edilebilmesi için; “1- İşçiye karşı taciz psikolojik olmalı 2- İşçinin özgüvenini ve öz saygısını kaybettirmeli 3- Sistematik olarak tekrarlanmalı 4- Uzun bir süreden beri devam ediyor olmalı 5- İşçinin buna silahı olmamalı, olsa bile kullanmamalıdır” diye özetliyor. 

Biraz daha irdelediğimizde, mobing açılımlarına pasif agresif mobingi de eklemek gerekiyor; buna maruz kalan kişilerden biri olarak “bu durum nasıl tarif edilebilir” diye düşününce “Akvaryumdaki balığın oksijenini çekmek gibi” bir hal diyebiliriz; belki biraz “boğucu” bir tanım ama tam olarak böyle bir hisse sahip olunuyor...

Enteresan bir durum; iş yerleri dışında yok mu?

Var bu da başka hayattan irrite edici olaylardan... Aile içinde olması mesela… Eşler arasında olan, ebeveynlerin çocukları üzerinde olan, kaynana-kayınpederin gelinine veya damadına yaptığı, sokakta bir hayvanın su içmesine ya da mama yemesine engel olmak da mobing unsuru bir anlamda... Daha da ileri gidelim; “birinci dünya ülkeleri”nin “üçüncü dünya ülkeleri”ne karşı uygulaması her türlü maddi yasak ve ambargolara da mobing diyebiliriz… Yani kötü olanın iyi olana, güçlü olanın zayıf olanın üzerinde uyguladığı kötü karakterini yansıtma biçimi...

Bu tipler, toplum içinde yaşayan sorunlu bireylerdir; ister yerinde olsun ister aile içinde olsun ister toplum içinde olsun böyle insanları ‘ego kasan’ ast-üst seviyesini iyi kullanamayan, insanlıktan nasibini almamış varlıklar olarak, kabul görme derdi olan kişilerdir...

Maalesef onlardan o kadar çok var ki etrafımızda Allah, şerlerinden tüm masum iyi insanları korusun... İnsanlar, toplum ahlakı ve kişisel hak ve özgürlükleri korunduğu müddetçe insan olarak kalabilir ve kaliteli bir hayat sürdürebilirler vesselam...

.

Mine Tuna, dikGAZETE.com