Nasıl eğleneceğime kendim karar veririm!

Nasıl eğleneceğime kendim karar veririm!

Nasıl eğleneceğime kendim karar veririm! Nasıl eğleneceğime kendim karar veririm!

Nasıl Eğleneceğime Kendim Karar Veririm!

Eğlencenin boş bir iş olduğunu düşündük hep. Çocukken “ödevlerini bitir sonra eğlenirsin”, işe başlayınca “hafta içi çalış hafta sonu eğlenirsin” dediler.

Sorumluluğunu yerine getirirken ya da çalışıp üretirken eğlenemez mi insan?

Çalışmanın karşısına eğlenceyi kim koydu?

Çalışmak üretim için; üretim gelişim ve ilerleme için. Öyleyse bu bir ihtiyaç ve bunu gidermek için yaptığım şeyden haz almalıyım.

Tarihin büyük isimleri yaptıkları işten keyif aldıkları için, üretirken eğlendikleri için başarılı oldular.

Belli ki kapitalist sistem, üretirken keyif almamızı istemiyor.

Sistem, çalışmayıPazartesi sendromu”yla itici kılıp, Cuma mesai çıkışı, “yapıntı bir sevinç” yaratmak üzerine kurmuş. Çünkü stres de bu süreçten çıkan bir kâr payı onlar için.

"Stres" diye kocaman bir balon yaratıp, yıllardır bundan para kazanmıyorlar mı?

Stres atmak için güçlükle kazandığımız parayı yine sistemin belirlediği oyuncaklara harcıyoruz.

Alkol midemize dokunuyor, üstelik ertesi günümüzü berbat ediyor ama içmek zorundayız.

Hiç de hoşumuza gitmeyen cıs-tak-cıs-tak müziklere tahammül edip, eğleniyormuş gibi yapıyoruz.

Bu işin kuralı kervana uymak çünkü.

Belki hiçbirimiz eğlenmiyoruz ama “kral çıplak” da diyemiyoruz.

Üstelik bu sisteme para harcadığımız kadar “cool”uz!

Ne yaparsak yapalım dışına çıkamıyoruz.

Ta ki uyanana dek.

Mutlu olmanın cebinizdeki parayla bir bağı yok!

Binlerce lira taşısanız bile kaldırıma oturup, çekirdek yemek istiyor olabilirsiniz.

Lüks kulüplere gidip, sırf birileri bunu bir statü meselesi haline getirdi diye emeğinizi ve zamanınızı harcamak zorunda değilsiniz.

Kendimi iyi, güçlü, mutlu ve dinlenmiş hissetmek için para harcamak zorunda da değilim.

Eğlenirken üretebilir kendi eğlence anlayışıma karar verebilirim.

Başkalarının belirlediği kurallara göre eğlenecek değilim.

.

Nickola Berrygele, dikGAZETE.com

 

Nasıl Eğleneceğime Kendim Karar Veririm!

Eğlencenin boş bir iş olduğunu düşündük hep. Çocukken “ödevlerini bitir sonra eğlenirsin”, işe başlayınca “hafta içi çalış hafta sonu eğlenirsin” dediler.

Sorumluluğunu yerine getirirken ya da çalışıp üretirken eğlenemez mi insan?

Çalışmanın karşısına eğlenceyi kim koydu?

Çalışmak üretim için; üretim gelişim ve ilerleme için. Öyleyse bu bir ihtiyaç ve bunu gidermek için yaptığım şeyden haz almalıyım.

Tarihin büyük isimleri yaptıkları işten keyif aldıkları için, üretirken eğlendikleri için başarılı oldular.

Belli ki kapitalist sistem, üretirken keyif almamızı istemiyor.

Sistem, çalışmayıPazartesi sendromu”yla itici kılıp, Cuma mesai çıkışı, “yapıntı bir sevinç” yaratmak üzerine kurmuş. Çünkü stres de bu süreçten çıkan bir kâr payı onlar için.

"Stres" diye kocaman bir balon yaratıp, yıllardır bundan para kazanmıyorlar mı?

Stres atmak için güçlükle kazandığımız parayı yine sistemin belirlediği oyuncaklara harcıyoruz.

Alkol midemize dokunuyor, üstelik ertesi günümüzü berbat ediyor ama içmek zorundayız.

Hiç de hoşumuza gitmeyen cıs-tak-cıs-tak müziklere tahammül edip, eğleniyormuş gibi yapıyoruz.

Bu işin kuralı kervana uymak çünkü.

Belki hiçbirimiz eğlenmiyoruz ama “kral çıplak” da diyemiyoruz.

Üstelik bu sisteme para harcadığımız kadar “cool”uz!

Ne yaparsak yapalım dışına çıkamıyoruz.

Ta ki uyanana dek.

Mutlu olmanın cebinizdeki parayla bir bağı yok!

Binlerce lira taşısanız bile kaldırıma oturup, çekirdek yemek istiyor olabilirsiniz.

Lüks kulüplere gidip, sırf birileri bunu bir statü meselesi haline getirdi diye emeğinizi ve zamanınızı harcamak zorunda değilsiniz.

Kendimi iyi, güçlü, mutlu ve dinlenmiş hissetmek için para harcamak zorunda da değilim.

Eğlenirken üretebilir kendi eğlence anlayışıma karar verebilirim.

Başkalarının belirlediği kurallara göre eğlenecek değilim.

.

Nickola Berrygele, dikGAZETE.com