Seçime Özel: Gökyüzü 28 Mayıs seçimi için ne diyor?

Seçime Özel: Gökyüzü 28 Mayıs seçimi için ne diyor?

Seçime Özel: Gökyüzü 28 Mayıs seçimi için ne diyor? Seçime Özel: Gökyüzü 28 Mayıs seçimi için ne diyor?

SEÇİME ÖZEL:

GÖKYÜZÜ 28 MAYIS SEÇİMİ İÇİN NE DİYOR?

Türkiye’nin transit haritası ile seçim gününün genel etkilerine baktığımda öne çıkan açılar: Mars – Güneş karesi, Neptün - Uranüs karesi, Neptün- Ay karesi, Merkür Plüto Atmışlığı ve Güneş Mars üçgeni.

Astroloji meraklıları için 28 Mayıs’ta nasıl bir seçim atmosferi olacağını genel etkileri ile paylaşacağım.

Seçimlerin ülkemizin, vatandaşlarımızın huzuru ve refahı için en yüksek hayrımıza sonuçlanması temennisi ile…  

Mars-Güneş karesi, astrolojide rekabet, gerginlik, çatışma ve ego mücadeleleriyle ilişkilendirilen bir enerjiyi temsil eder. Bu açı, seçim sürecinde rekabetin ve gerginliğin artabileceğini ifade eder.

Mars, hareket, enerji ve mücadeleci nitelikleri temsil ederken, Güneş ise liderlik, otorite ve egoyu simgeler. Bu iki enerji arasındaki kare açı, kişisel hedeflerin ve egonun, rekabet ve çatışma ortamında zorlanabileceğine işaret eder.

Bu durumda, seçim sürecinde siyasi partiler, adaylar ve destekçiler arasında artan rekabet ve mücadele yaşanabilir. Sert retorik, tartışmalar ve çatışmalar ortaya çıkabilir. Adaylar, kendi hedeflerini gerçekleştirmek için agresif ve mücadeleci bir tavır sergileyebilirler.

Sonuç olarak, Mars-Güneş karesi rekabetin, gerginliğin ve mücadelenin artabileceğini ifade eder.

Neptün-Uranüs karesi, astrolojide dönüşüm, radikal değişiklikler ve beklenmedik olaylarla ilişkilendirilen bir enerjiyi temsil eder. Türkiye için bu açının etkileri, toplumsal dinamiklerde belirsizlik, değişim ve karmaşa getirebilir.

Neptün, hayal gücünü, sezgileri ve karmaşık duygusal süreçleri simgelerken, Uranüs radikal değişiklikleri, yeniliği ve özgürlük arayışını temsil eder. Bu iki gezegen arasındaki kare açı, bu enerjilerin çatışmasına ve birbirleriyle uyumsuzluğuna işaret eder.

Bu dönemde, toplumda belirsizlik, kafa karışıklığı ve karmaşa artar. İdealler, hayaller ve gerçeklik arasında bir çatışma olabilir. Toplumda huzursuzluk ve anarşi eğilimi ortaya çıkabilir.

Neptün-Uranüs karesi aynı zamanda yanıltıcı bilgilere, yanıltıcı duygusal algılara veya manipülasyona maruz kalma riskini artırabilir. Toplumda sahte haberler, yanlış yönlendirmeler veya karışıklık yaratabilecek bilgi kirliliği olabilir.

Bu dönemde toplumun değişime direnç göstereceği veya beklenmedik olaylarla karşılaşılabileceği bir süreç yaşanabilir.

Toplumsal yapılarda çalkantılar, protestolar veya radikal değişiklikler görülebilir. Sonuç olarak, Neptün-Uranüs karesinin Türkiye için belirsizlik, değişim ve karmaşa getireceği söylenebilir.

Neptün-Ay karesi, duygusal hassasiyet, hayal gücü ve gerçeklik arasındaki zorlukları temsil eden bir astrolojik açıdır. Türkiye için bu açının etkileri, duygusal alanlarda belirsizlik, yanılsama ve hassasiyet artışına işaret eder.

Neptün, mistisizm, sanat, hayal gücü ve sezgileri simgelerken, Ay duygusal dünyayı, hassasiyeti ve toplumla duygusal bağları temsil eder. Bu iki enerji arasındaki kare açı, gerçeklikle hayallerin çatışmasına ve duygusal dengeyi zorlaştıran gerginliklere işaret eder.

Bu dönemde, duygusal olarak belirsizlik hissi artabilir. İnsanlar kendi duygusal sınırları ve gerçeklik algıları arasında çatışma yaşarlar. Duygusal manipülasyon, yanılsama veya yanlış bilgilere maruz kalma riski yükselebilir.

Neptün-Ay karesi aynı zamanda duygusal hassasiyetin artabileceği bir dönemdir. İnsanlar daha duygusal tepkiler verme eğiliminde olabilirler ve olaylara karşı aşırı hassaslık gösterebilirler. Bu, toplumsal düzeyde gerginlikler, yanlış anlamalar veya duygusal çatışmaların artmasına neden olabilir.

Bu enerji aynı zamanda yanılsama, aldanma veya karmaşık duygusal ilişkilerle ilişkilendirilebilir. İlişkilerde güven eksikliği veya romantik hayallerin gerçeklikle uyuşmaması gibi zorluklar ortaya çıkabilir.

Merkür-Plüton 60’lığı, astrolojide derin düşünce, analiz ve dönüşümle ilişkilendirilen bir enerjiyi temsil eder. Seçim sürecinde derinlemesine düşünce, stratejik analiz ve dönüşüm potansiyeli olduğunu ifade eder.

Merkür, iletişimi, düşünce süreçlerini ve analitik yetenekleri simgelerken, Pluto dönüşüm, güç ve derinlemesine araştırmaları temsil ediyor.

Bu iki gezegen arasındaki 60’lık açı, bu enerjilerin uyumlu bir şekilde birleşmesine ve olumlu sonuçlara yol açabileceğine işaret ediyor.

Bu durumda, seçim sürecinde adaylar ve siyasi partiler derinlemesine düşünce, stratejik planlama ve güçlü iletişim becerileriyle hareket edeceklerini düşünebiliriz. Analitik yeteneklerini kullanarak, seçmenlerin ihtiyaçlarını anlayıp, bu doğrultuda politikalarını şekillendirebilirler.

Merkür-Pluto 60’lığı aynı zamanda seçim sürecinde derinlemesine araştırmaların ve bilgi paylaşımının artacağını gösteriyor. Seçmenler daha fazla bilgiye ulaşma ve kapsamlı bir şekilde değerlendirme eğiliminde olacaktır.

Medya ve iletişim kanalları, önemli sorunları analiz etmek ve seçmenlere bilgi sağlamak için daha derinlemesine bir yaklaşım benimseyecektir.

Güneş-Mars üçgeni enerji, motivasyon ve girişimcilik gücünü temsil eder. Türkiye'de seçim sürecinde yüksek enerji, motivasyon ve girişimcilik potansiyeli olduğunu ifade eder.

Güneş, liderlik, otorite ve bireysel ifadeyi simgelerken, Mars güçlü eylem, kararlılık ve mücadeleci nitelikleri temsil eder. Bu iki enerji arasındaki üçgen açı, bu enerjilerin uyumlu bir şekilde birleşmesine ve olumlu sonuçlara yol açabileceğine işaret eder.

Bu durumda adaylar ve siyasi partiler yüksek enerji, cesaret ve motivasyonla hareket ederek hedeflerini gerçekleştirmek için aktif bir şekilde çalışırlar. Rekabetçi bir ortam oluşması beklenir. Adaylar ve siyasi partiler, kendilerini etkili bir şekilde ifade eder, enerjilerini seçmenlerin dikkatini çekmek için kullanabilirler.

Ay-Uranüs karşıtlığı, astrolojide duygusal dalgalanmalar, beklenmedik değişiklikler ve özgürlük arasındaki gerginliği temsil eder. Bu açı Türkiye’de bu süreçte duygusal dalgalanmaların, ani değişikliklerin ve özgürlük arayışının artabileceğini ifade eder.

Ay, duygusal dünyayı, halkı ve toplumsal tepkileri temsil ederken, Uranüs beklenmedik olaylar, devrimci enerjiler ve özgürlük arayışını simgeler.

Bu iki enerji arasındaki karşıtlık, duygusal istikrarın ve toplumsal dengeye olan ihtiyacın özgürlük arayışı ve radikal değişim arzusuyla çatıştığı bir durumu ifade eder.

Bu dönemde duygusal dalgalanmalar, ani tepkiler ve değişkenlikler yaşanabilir. Seçmenler arasında yüksek duygusal tepkiler ve sert görüşler ortaya çıkacaktır. Toplumsal hareketlilik, protestolar veya beklenmedik olaylar seçim sürecini etkileyebilir.

Ay-Uranüs karşıtlığı aynı zamanda değişim isteğini ve özgürlük arayışını vurgular. Seçmenler arasındaki gerilim yükselip eski düzene meydan okuma ve yeni, farklı bir yöne doğru hareket etme isteği doğabilir. Yenilikçi fikirler, radikal politikalar veya sürpriz sonuçlar ortaya çıkabilir.

Sonuç olarak, Ay-Uranüs karşıtlığı Türkiye'de duygusal dalgalanmaların, ani değişikliklerin ve özgürlük arayışının artabileceğini ifade eder.

Seçim sonuçları ne olursa olsun ülkemizin demokrasi sınavını başarıyla geçeceğini umuyor, bu yazıyı okuyanların farkındalıkla ve bilinçli hareket ederek birlik, beraberlik ve saygı çerçevesinde buluşmasını diliyorum.

.

Nickola Berrygele, dikGAZETE.com

SEÇİME ÖZEL:

GÖKYÜZÜ 28 MAYIS SEÇİMİ İÇİN NE DİYOR?

Türkiye’nin transit haritası ile seçim gününün genel etkilerine baktığımda öne çıkan açılar: Mars – Güneş karesi, Neptün - Uranüs karesi, Neptün- Ay karesi, Merkür Plüto Atmışlığı ve Güneş Mars üçgeni.

Astroloji meraklıları için 28 Mayıs’ta nasıl bir seçim atmosferi olacağını genel etkileri ile paylaşacağım.

Seçimlerin ülkemizin, vatandaşlarımızın huzuru ve refahı için en yüksek hayrımıza sonuçlanması temennisi ile…  

Mars-Güneş karesi, astrolojide rekabet, gerginlik, çatışma ve ego mücadeleleriyle ilişkilendirilen bir enerjiyi temsil eder. Bu açı, seçim sürecinde rekabetin ve gerginliğin artabileceğini ifade eder.

Mars, hareket, enerji ve mücadeleci nitelikleri temsil ederken, Güneş ise liderlik, otorite ve egoyu simgeler. Bu iki enerji arasındaki kare açı, kişisel hedeflerin ve egonun, rekabet ve çatışma ortamında zorlanabileceğine işaret eder.

Bu durumda, seçim sürecinde siyasi partiler, adaylar ve destekçiler arasında artan rekabet ve mücadele yaşanabilir. Sert retorik, tartışmalar ve çatışmalar ortaya çıkabilir. Adaylar, kendi hedeflerini gerçekleştirmek için agresif ve mücadeleci bir tavır sergileyebilirler.

Sonuç olarak, Mars-Güneş karesi rekabetin, gerginliğin ve mücadelenin artabileceğini ifade eder.

Neptün-Uranüs karesi, astrolojide dönüşüm, radikal değişiklikler ve beklenmedik olaylarla ilişkilendirilen bir enerjiyi temsil eder. Türkiye için bu açının etkileri, toplumsal dinamiklerde belirsizlik, değişim ve karmaşa getirebilir.

Neptün, hayal gücünü, sezgileri ve karmaşık duygusal süreçleri simgelerken, Uranüs radikal değişiklikleri, yeniliği ve özgürlük arayışını temsil eder. Bu iki gezegen arasındaki kare açı, bu enerjilerin çatışmasına ve birbirleriyle uyumsuzluğuna işaret eder.

Bu dönemde, toplumda belirsizlik, kafa karışıklığı ve karmaşa artar. İdealler, hayaller ve gerçeklik arasında bir çatışma olabilir. Toplumda huzursuzluk ve anarşi eğilimi ortaya çıkabilir.

Neptün-Uranüs karesi aynı zamanda yanıltıcı bilgilere, yanıltıcı duygusal algılara veya manipülasyona maruz kalma riskini artırabilir. Toplumda sahte haberler, yanlış yönlendirmeler veya karışıklık yaratabilecek bilgi kirliliği olabilir.

Bu dönemde toplumun değişime direnç göstereceği veya beklenmedik olaylarla karşılaşılabileceği bir süreç yaşanabilir.

Toplumsal yapılarda çalkantılar, protestolar veya radikal değişiklikler görülebilir. Sonuç olarak, Neptün-Uranüs karesinin Türkiye için belirsizlik, değişim ve karmaşa getireceği söylenebilir.

Neptün-Ay karesi, duygusal hassasiyet, hayal gücü ve gerçeklik arasındaki zorlukları temsil eden bir astrolojik açıdır. Türkiye için bu açının etkileri, duygusal alanlarda belirsizlik, yanılsama ve hassasiyet artışına işaret eder.

Neptün, mistisizm, sanat, hayal gücü ve sezgileri simgelerken, Ay duygusal dünyayı, hassasiyeti ve toplumla duygusal bağları temsil eder. Bu iki enerji arasındaki kare açı, gerçeklikle hayallerin çatışmasına ve duygusal dengeyi zorlaştıran gerginliklere işaret eder.

Bu dönemde, duygusal olarak belirsizlik hissi artabilir. İnsanlar kendi duygusal sınırları ve gerçeklik algıları arasında çatışma yaşarlar. Duygusal manipülasyon, yanılsama veya yanlış bilgilere maruz kalma riski yükselebilir.

Neptün-Ay karesi aynı zamanda duygusal hassasiyetin artabileceği bir dönemdir. İnsanlar daha duygusal tepkiler verme eğiliminde olabilirler ve olaylara karşı aşırı hassaslık gösterebilirler. Bu, toplumsal düzeyde gerginlikler, yanlış anlamalar veya duygusal çatışmaların artmasına neden olabilir.

Bu enerji aynı zamanda yanılsama, aldanma veya karmaşık duygusal ilişkilerle ilişkilendirilebilir. İlişkilerde güven eksikliği veya romantik hayallerin gerçeklikle uyuşmaması gibi zorluklar ortaya çıkabilir.

Merkür-Plüton 60’lığı, astrolojide derin düşünce, analiz ve dönüşümle ilişkilendirilen bir enerjiyi temsil eder. Seçim sürecinde derinlemesine düşünce, stratejik analiz ve dönüşüm potansiyeli olduğunu ifade eder.

Merkür, iletişimi, düşünce süreçlerini ve analitik yetenekleri simgelerken, Pluto dönüşüm, güç ve derinlemesine araştırmaları temsil ediyor.

Bu iki gezegen arasındaki 60’lık açı, bu enerjilerin uyumlu bir şekilde birleşmesine ve olumlu sonuçlara yol açabileceğine işaret ediyor.

Bu durumda, seçim sürecinde adaylar ve siyasi partiler derinlemesine düşünce, stratejik planlama ve güçlü iletişim becerileriyle hareket edeceklerini düşünebiliriz. Analitik yeteneklerini kullanarak, seçmenlerin ihtiyaçlarını anlayıp, bu doğrultuda politikalarını şekillendirebilirler.

Merkür-Pluto 60’lığı aynı zamanda seçim sürecinde derinlemesine araştırmaların ve bilgi paylaşımının artacağını gösteriyor. Seçmenler daha fazla bilgiye ulaşma ve kapsamlı bir şekilde değerlendirme eğiliminde olacaktır.

Medya ve iletişim kanalları, önemli sorunları analiz etmek ve seçmenlere bilgi sağlamak için daha derinlemesine bir yaklaşım benimseyecektir.

Güneş-Mars üçgeni enerji, motivasyon ve girişimcilik gücünü temsil eder. Türkiye'de seçim sürecinde yüksek enerji, motivasyon ve girişimcilik potansiyeli olduğunu ifade eder.

Güneş, liderlik, otorite ve bireysel ifadeyi simgelerken, Mars güçlü eylem, kararlılık ve mücadeleci nitelikleri temsil eder. Bu iki enerji arasındaki üçgen açı, bu enerjilerin uyumlu bir şekilde birleşmesine ve olumlu sonuçlara yol açabileceğine işaret eder.

Bu durumda adaylar ve siyasi partiler yüksek enerji, cesaret ve motivasyonla hareket ederek hedeflerini gerçekleştirmek için aktif bir şekilde çalışırlar. Rekabetçi bir ortam oluşması beklenir. Adaylar ve siyasi partiler, kendilerini etkili bir şekilde ifade eder, enerjilerini seçmenlerin dikkatini çekmek için kullanabilirler.

Ay-Uranüs karşıtlığı, astrolojide duygusal dalgalanmalar, beklenmedik değişiklikler ve özgürlük arasındaki gerginliği temsil eder. Bu açı Türkiye’de bu süreçte duygusal dalgalanmaların, ani değişikliklerin ve özgürlük arayışının artabileceğini ifade eder.

Ay, duygusal dünyayı, halkı ve toplumsal tepkileri temsil ederken, Uranüs beklenmedik olaylar, devrimci enerjiler ve özgürlük arayışını simgeler.

Bu iki enerji arasındaki karşıtlık, duygusal istikrarın ve toplumsal dengeye olan ihtiyacın özgürlük arayışı ve radikal değişim arzusuyla çatıştığı bir durumu ifade eder.

Bu dönemde duygusal dalgalanmalar, ani tepkiler ve değişkenlikler yaşanabilir. Seçmenler arasında yüksek duygusal tepkiler ve sert görüşler ortaya çıkacaktır. Toplumsal hareketlilik, protestolar veya beklenmedik olaylar seçim sürecini etkileyebilir.

Ay-Uranüs karşıtlığı aynı zamanda değişim isteğini ve özgürlük arayışını vurgular. Seçmenler arasındaki gerilim yükselip eski düzene meydan okuma ve yeni, farklı bir yöne doğru hareket etme isteği doğabilir. Yenilikçi fikirler, radikal politikalar veya sürpriz sonuçlar ortaya çıkabilir.

Sonuç olarak, Ay-Uranüs karşıtlığı Türkiye'de duygusal dalgalanmaların, ani değişikliklerin ve özgürlük arayışının artabileceğini ifade eder.

Seçim sonuçları ne olursa olsun ülkemizin demokrasi sınavını başarıyla geçeceğini umuyor, bu yazıyı okuyanların farkındalıkla ve bilinçli hareket ederek birlik, beraberlik ve saygı çerçevesinde buluşmasını diliyorum.

.

Nickola Berrygele, dikGAZETE.com