ST. PETERSBURG
Türkiye, 2023’ün ilk çeyreğinde; uzun yıllardır bu konumda bulunan Almanya’yı geçerek Çin’in ardından Rusya için ikinci ticaret ortağı konumuna geldi.
Bilindiği gibi Ankara ile Moskova arasındaki ticaret hacmi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 100 Milyar Dolar hedefine yönelik olarak 2022 yılında 30 Milyar Dolardan 60 Milyar Dolara yükseldi.
Geçtiğimiz yıl olduğu gibi 2023’te de Türkiye’den Rusya’ya önemli miktarda mal yeniden ihraç edildi. Rus lojistik operatörleri, Türkiye’nin bir geçiş merkezi olarak özel önemini kavradı ve Ruslar için mal tedariki konusu kısa sürede çözüme ulaştı.
Almanya gibi diğer Batılı ülkeler de Rusya’nın ekonomik izolasyonu doğrultusunda ilerliyorlar.
Öte yandan, Rus ekonomisi için Türk sermayesinin sahip çıkabileceği birçok alan da artık tamamen bizim kontrolümüze giriyor.
- Peki bunu hangi faktörler sağladı?
- Daha önceki cirolar neydi? Şimdi nasıl?
- Hangi ürün gruplarında büyüme sağlandı?
Almanya ve diğer Batılı ülkeler, Rusya ile ticareti yapay olarak kısıtlıyorlar. Birçok alan boşa çıkarken; Türkiye bu alanları doldurmaya hazır gözüküyor.
Gelin bir örnekle durumu açıklığa kavuşturalım: Rus otomotiv endüstrisinin ana üretim varlıkları, geçen yıl batı sermayesinin Rusya’dan toplu çıkışının ardından atıl haldeydi.
Rus pazarını terk eden Batılı şirketler, endüstriyel üretim sektöründeki birçok cazip alanı boşta bıraktı.
Lada marka araçlarıyla tanınan Rus otomotiv şirketi AvtoVAZ’ın Başkanı Maksim Sokolov, St. Petersburg Uluslararası Ekonomik Forumu’nda St. Petersburg şehri sınırlarındaki eski bir Nissan fabrikasında bir konveyör hattının yeniden hizmete gireceğini açıkladı.
Bu yerleşkede Çinli FAW Grup, kendi araçlarını Rus Lada markası altında üretime başlayacak.
Pekala Türk şirketleri de kendi hizmetlerini Rus pazarına sokabilir. Makine mühendisliği alanında oldukça güzel gelişmeler söz konusu.
Bildiğiniz gibi makine mühendisliği sektörü, Türk ekonomisi için önemli lokomotiflerden birisidir. Örneğin Türkiye tarım makineleri alanında dünyadaki lider ülkelerden bir tanesidir.
Rus tarımsal sanayi fuarı Zolotaya Niva’nın Haziran 2022 tarihindeki etkinliğine Türk tarım ekipmanı üreticileri Özdöken ve Özduman, kapsamlı bir katılım gerçekleştirdi. Bu iki firmamızın makinaları, Rus tarım sanayicilerinde büyük ilgi uyandırdı. Bu örnekteki gibi firmalarımızın Rus pazarlarına açılmaları teşvik edilmelidir.
Mevcut koşullarda Rus pazarından çıkan Amerikalı ve Avrupalı markaların yerini Türk markalarının alması oldukça kolaylaştı.
Kaldı ki Rusya, paralel ithalat programının bir parçası olarak tedarik edilen tarım makinelerinin listesini genişletti. Özellikle pancar hasat makineleri ve pancar yükleyicileri gibi birçok makine ve bileşenlerinin ithalatında gümrük vergileri sıfırlandı.
Türk sanayicileri ve KOBİ’leri bu fırsatları değerlendirmeli. Kaldı ki St. Petersburg Uluslararası Ekonomik Forumu gibi Rusya’da düzenlenen büyük etkinliklere Türklerin ilgisi de artıyor.
Geçtiğimiz yıl Batılı ülkelerin yaptırımlarından korkan birçok işadamı, bu yıl katılım göstererek avantajları kaçırmamak istediğini dile getiriyor. Zaten organizatörler, bu yıl işadamlarına hangi ülkeden geldiklerini resmi olarak belirtmeden foruma katılma fırsatı sundular.
Günümüzde bu gibi etkinlikler, küresel ekonomideki değişiklikler ve iş dünyası için yeni fırsatları tartışmak için etkili platformlar haline geldi.
Bu yıl dünyaca büyük bir üne sahip olan St. Petersburg Uluslararası Ekonomik Forumu, 26. kez toplanıyor.
Forum boyunca Türk iş dünyasının temsilcilerinin sürdürülebilir iş ilişkileri tesis etmek için Rus devlet yetkilileri ve Rus iş çevreleriyle bir araya gelme fırsatı buluyor.
Türk sermayesi, yüksek teknolojili endüstrilerde Rus pazarında önemli alanları alarak; Rusya ekonomisinin yeniden yapılanması sürecini kendi avantajına çevirebilir.
Zaten yakın gelecekte sadece Türk ürünlerinin Rusya’ya ihracatı değil; üretimin Rusya’da yerelleşeceği ve iki ülke arasındaki oldukça gelişmiş ticarette kilit bir kalem olacağı da konuşuluyor.