Öncelikle Rus milli güvenlik siyasetini değerlendirmeye devam edecektim ancak Rusya nükleer kuvvetlerinin hazırlık seviyesini artırması ve alarma geçirmesi karşısında öncelikle Rusya, bu kuvvetleri kullanabilir mi? Kullanırsa ne olur? Hangi şartlarda ne kadarını kullanır?
Alınması gereken dersler konusunda öncelikli bir analiz yapmak gerektiğini değerlendiriyorum.Rusya, Batının silah yardımları başlamadan Ukrayna’yı mağlup etmek istiyor.
Eğer bunu erken bir sürede başaramazsa, Ukrayna, hava savunma ve tanksavar silahı desteği alacaktır.
Bu destek alındığı taktirde Rus Ordusu çok acı bir mağlubiyet tadacaktır.
Zaten Ukrayna, ele geçirdiği Rus askeri belgelerini yayınladı.
Ruslar, 20 Ocak tarihinde Ukrayna’yı işgal kararı almışlar, 20 Şubat’tan itibaren 15 gün içinde işgal edeceklerini planlamışlar.
Tabii ki; her zaman evdeki hesap çarşıya uymaz.Batı, bu haksız saldırıyı büyük tepki ile karşıladı, ambargolar, yaptırımlar derken Rus ekonomisini çökertecek tedbirleri uygulamaya koydu. Rus Merkez Bankasının rezervlerine el koydu.Rus Merkez Bankası rezervlerinin 1 trilyon dolar olduğu söylendi.
Evet, Rusya Ukrayna’yı işgal etmekle haksızdır ama Rusya’nın malına - parasına çökmek de aynı derecede haksızlıktır.
Bu haksızlık karşısında Rusya, gasp edilen parasının verilmesi için nükleer güç kullanacağını söylese bu tehdidin gerçekçi bir temelinin olduğuna hükmedilebilirdi.
Ama böyle söylemediler.
Peki, bu tehdit ne için?
Ukrayna’ya silah yardımını önlemek için mi, NATO ve AB’ye gözdağı vererek ürkütmek için mi, hakikatte “acze düşersek nükleer cephaneliğimizi kullanacağız” demek için mi?
Bu konuda bir açıklık yok!..Rusya biliyor ki, AB ülkeleri ve İngiltere, Ukrayna’ya askeri yardım yapacaktır ve bu yardımların önlenmesine gücü yetmeyecektir.
Bu yardımlar sürdüğü müddetçe Ukrayna’dan zafer kazanarak çıkması mümkün olmayacaktır.
Bu durumda nükleer cephaneliği hangi gerekçe ile ne için kullanacaktır, onu kendileri de bilmiyor?!Benim tahminim şudur: “Bunalırsam Ukrayna topraklarında taktik nükleer silahları kullanmaya başlayacağım” demektir.Peki, Rusya stratejik nükleer silahları kullanabilir mi? Kullanırsa senaryo nasıl olur? Bu konuyu değerlendirmek gereklidir.Gazeteler ve medyada çıkan haberlere göre; ülkelerin nükleer silah stokları şöyledir:
Rusya, 6 bin 255 nükleer başlıkla dünyada ilk sırada yer alıyor. Rusya'yı 5 bin 550 nükleer silah ile ABD takip ediyor ve bu iki ülke hala dünyadaki nükleer silahların yüzde 90'nından fazlasına sahip. ABD'nin yanı sıra Batı Bloku'nda yer alan Fransa 290, İngiltere ise 225 nükleer başlığa sahip.Kabaca her iki blokun 6’şar bin civarında nükleer silahı var.
Bunların bir an için kullanıldığını düşünelim.
Bu silahlar depolarda bekletildiği için en az yüzde 25’i çalışmayacaktır veya atıldığında kör gidecektir.
Bunların en az yüzde 25’i düşürülecek veya imha edilecektir.
Karşılıklı atılışlarda en az yüzde 25’i de yerinde imha olacak veya atılamayacak böylece karşılıklı 1500 adet silah kullanılacaktır.
Bunların hedefine tam isabet etmesi halinde her bir silah 200 bin ölüme sebep olsa toplam zayiat 600 milyon civarında olacak ve eldeki stoklar bitecek, savaş bittiğinde Rusya tarihten silinecektir.
Rusya’nın toplam nüfusu 140 milyon olup bitecek, Batı Avrupa 450 milyon, ABD 350 milyon olan nüfuslarının yarısı ölse; Kanada, Avusturalya, Yeni Zellanda ve İngiltere nüfusları yarıya inse bile ayakta kalacaktır.
Kaldı ki Batı, en çok yüzde 20 civarında hasarla kurtulacaktır.
Rusya tamamen yok olacaktır.Bizce Rusya, blöfü hakikate çevirirse tarihten silinecektir.
Bunu Rus Milli Güvenlik Kurumunun hesaplaması gereklidir.
Kaldı ki; Rus silahları hantal, isabet kabiliyeti düşük, teknoloji bakımından yetersizdir.Rusya, Ukrayna’da yenilmemek için nükleer silah kullanmaya teşebbüs ederse Rusya yöneticilerinin akıbeti Hitler’den farklı olmayacaktır.Sonuç ve dersler:
Rusya blöf yapıyor, nükleer silah kullanamaz.
Kullanamayacaktır.
Kullanırsa Rus yöneticilerin akıbeti çok fena olacaktır.
İkinci husus da şudur: Allah’ın da bir hesabı var. Mazlumun ahını almayacaksın, bir hesap gören var.
Suriye’de Rusya, en az 100 bin kişiyi hava bombardımanları ile katletti. Bunların bedduası, ahı tutacaktır.
Belasını arayan belasını bulacaktır.
Üçüncü nokta şudur; rezerv paralarını başkalarının merkez bankalarında değil, kendi elinin altında tutacaksın. Rezervlerini kullanılabilir halde elde tutacaksın!
Dördüncü nokta; “nükleer silahlar kullanılmayacak” diye bir kural yoktur.
-Kullanılmayacaksa neden var?
-Lazım olmayan bir şey neden yapılmıştır?
Bir şey varsa lazımdır. İhtiyaç halinde kullanılacaktır, zaafa düşen milletlere karşı keyfi olarak bile kullanılma ihtimali her zaman mevcuttur.
Bu sebeple, ülkemizin hızla nükleer silaha ve bunların atma vasıtalarına sahip olması şarttır.
Bilinenin aksine nükleer cephanelik, klasik silah cephaneliğinden 5 kat daha ucuzdur.
Çok az masrafla yüksek seviyede nükleer caydırıcılık elde etmek mümkündür.
Beşinci noktada şudur: Ukrayna savunma sanayiinde ileri bir ülkedir. Bu ülkenin teknik kadrosu dağılıp gidecektir.
Ukraynalı mühendisleri, ARGE uzmanlarını en seri vasıtalarla Türkiye’ye taşımalıyız.