-Ahmet Hüseyin eş-Şera (Muhammed Colani), Muhammed el Beşir
Suriye’de hangi şeriat, kimin şeriatı?!.
Suriye’in yeni yönetiminin başında olan Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) lideri Ahmet Hüseyin eş-Şera (Muhammed Colani), geçici hükümetin başbakan ve bakanlarını belirleyip, görevlendirdi.
Görünürde kendisi de devlet başkanı olan Ahmed Hüseyin el-Şara, basına yansıyan bir açıklamasında, ülkeyi şeriatla yöneteceklerini ifade etmişti.
Birkaç gün önce BBC’ye yaptığı açıklamada ise ülkenin savaş yorgunu olduğunu belirterek, Suriye'nin komşuları ya da Batı için bir tehdit olmadığını söyledi!
Suriye’ye yönelik yaptırımların kaldırılması çağrısını da yapan eş-Şera, “Şimdi bütün olanlardan sonra yaptırımlar kaldırılmalı çünkü bunlar önceki rejimi hedef alıyordu... Ezilenler ve ezenler aynı şekilde muamele görmemeli” dedi.
HTŞ'nin “terörist örgüt” listelerinden çıkarılması gerektiğini belirten eş-Şera, sivilleri ya da sivil bölgeleri hedef almadıklarını vurguladı. “Suriye Afganistan'a mı dönüşecek?!” sorusuna verdiği cevapta, iki ülkenin çok farklı olduğunu, farklı geleneklere sahip olduğunu söyledi… Afganistan'ı bir ‘kabile toplumu’ olarak tanımlayan eş-Şera, Suriye’de çok farklı bir bakış açısının hakim olduğunu kaydetti.
eş-Şera, Suriye’de hükümetin ve yönetim şeklinin, ülkenin tarihine ve kültürüne uygun olarak biçimleneceğini de sözlerine ekledi.
Geçici yönetimin Başbakanı Muhammed el Beşir de ilk yaptığı açıklamalarda şeriat kurallarını uygulayacaklarını söylemişti.
Son açıklamasında ise anayasanın İslami formatta olup olmayacağı sorusuna, “İnşallah anayasa sürecinde tüm bu detayları netleştireceğiz” cevabı verdi.
‘Cihatçı’ bir gelenekten geldiklerinin hatırlatılması üzerine de; “Bazı İslamcı grupların davranışları, özellikle Batı’da birçok insanın Müslümanları terörle, İslam’ı ise, aşırılıkla ilişkilendirilmesine yol açtı. Bu yanlış bir davranış ve anlayış eksikliğiydi. Bu şekilde adalet dini olan İslam, çarpıtılmıştır. Biz İslami olduğumuz için tüm Suriye halkının haklarını güvence altına alacağız” dedi.
Ahmet Hüseyin eş-Şera’nın paylaşılan bir videoda kendisiyle fotoğraf çektirmek isteyen kadına “Başını ört” talimatı vermesi, ülkenin şeriatla yönetileceği tezini güçlendiriyor!..
Sözüm ona “şeriatla yönetilen ülke söyle” deseniz; bizim insanımızın aklına ilk gelen Afganistan ve İran olur!..
“Bu iki ülke de şeriatla değil, mezheplerine ve mezhep yorumlarına göre yönetiliyor” denilse, çoğunluk itiraz eder ama gerçek bu!..
Örnek vermek gerekirse; vakitli bir ibadet olan ve kazası da olmayan namazı kılmayana Kur’an’da, bu dünya hayatı için bir ceza yokken, Taliban’ın mezhep yorumuyla yönettiği Afganistan ceza veriyor!..
Zina yapmanın cezası; Kur’an’a göre “değnek vurulması” (bu suretle teşhir edilmesi) olarak belirtilirken, Taliban taşlayarak öldürüyor!..
Bir diğer mezhep devleti İran’da, başı açık kadınları ahlâk polisi gördüğü yerde cezalandırırken, ispiyoncu mollalar da cadde cadde gezerek, başı açık kadınları ispiyonlama peşindeler!
Bazen de öldürüyorlar!..
Sadece başörtüsü ve namaz değil, mezhep yorumlarının çoğunluğu Kur’an’a uymuyor, uymaz!
Buna rağmen ceza vermeye devam ediyorlar.
Allah (haşa), bazı konularda ceza vermeyi unutmuş ya da gerek görmemiş de mezhep imamları Allah’a din öğreterek, O’nun açıklarını kapatıyor gibi!..
İslam’da yeri olmayan mezhep ve tarikatlar, Allah’a din öğretmek(!) için ortaya çıkmış oluşumlardır zaten!..
Şimdi Suriye’nin yeni yönetimi, çoğunluğu Arapların yaşadığı, kalan kesimlerin de azınlık bile olsa Süryaniler, Kürtler, Türkmenler, Çerkesler, Ermeniler, Arnavutlar, Boşnaklar, Hıristiyanlar, Gürcüler, Rumlar, Peştunlar, İranlılar, Ruslar, Çeçenler, Ezidiler, ateistler, Arap Nusayriler ve Dürziler gibi ırk ya da mezheplerin oluşturduğu insanları hangi şeriatla, kimin şeriatıyla yönetecek?!.
Afganistan’dakilerle aynı mezhebe mensup yeni yönetim, Taliban gibi mezhepsel bir zulmü mü uygulayacak?!.
Diğer ırk ve dinden olup, Müslüman olmayanları hangi şeriatla yönetecek?!
Nusayri olan Beşşar Esad’ın, sonu ölümle biten sünni mezhebe bağlı insanlara yaptıklarını, yeni yönetim kendi mezheplerine göre Nusayrilere mi yapacak?!.
Bu geçici yönetim, kamu huzurunu sağlar sağlamaz, seçime gitmeli ve halkın hür iradesiyle, herkesin oyunu kullanarak seçeceği bir oluşumun yolunu açmalıdır!
Aksi olur da mezhebe dayalı bir yönetim şekli oluştururlarsa Afganistan’dan farksız olacakları gibi iç savaş da hayatta hiç bitmez!..
*
‘Ölünce beni kim yıkayacak?!.’
Şöyle olsa böyle olurdu filan türü uzatmalara gitmeden; özellikle büyükşehirde metrolarda, billboardlarda ‘Ölünce beni kim yıkayacak?!.’ şeklinde bir yazıyla sözüm ona reklam yapılmıştı.
TRT’nin bir platformunda yayımlanacak olan ‘Gassal’ dizisi içinmiş bu reklam!..
Kimin dahiyane(!) fikri bilmiyorum ama bunu reklam olarak yayınlatan dizinin yapımcısı ve TRT’yi kınıyorum.
Hatta kınamaktan öte “çüş” diyorum!..