Ruhun şad olsun Alev Alatlı

Bunları kendisiyle konuşmak isterdim ve üzerine müzakere edebilmek. Ahirete kaldı, nasipse. Ruhun şad olsun Alev Alatlı...

“Aslolan, hakkın helal edilmesi olmalıdır. Aslolan helalleşmek olmalıdır. Helalleşmek, mahkemede dava kazanmaktan daha üstün olmalıdır çünkü her yasal hak, helal değildir ve olamaz. İflas eden kardeşinizin haraç-meraç satışa çıkarılan evini satın almanız, yasal olarak hakkınız olabilir ama helal değildir.” demişti Alev Alatlı.

İlk bakışta hak verdiğim fakat üzerinde düşününce bazı itirazlarımın olduğunu fark ettiğim bir fikir şimdilerde.

Mahkemede dava kazanmak ile helalleşmeyi kıyaslamak, bu dünyada adalet aramaktan vazgeçip, ahirette ilahi adalete bırakma düşüncesini de beraberinde getiriyor.

Eğer iflas eden kardeşin, haraç-meraç satışa çıkan evini almak helal değilse hukuk da buna müsade etmemeli.

Akıl-vicdan ikilemi aslında bu.

Hukuk-helalleşme ayrımı ne kadar doğru?

Hukuk, kimseyi kimsenin vicdanına mahkûm etmemek için vardır.

Allah, bize “birbirinize helalleşin” demez. Çünkü helalleşmenin temelinde merhamet, vicdan vardır ve bunlar kişinin kendi insiyatifindedir.

Allah, hiçbir insanı bir başkasının insafına, vicdanına, merhametine mahkûm etmez. Fakat; “anne-babanız, en yakınlarınız aleyhine bile olsa adaletli olun” der.“Ey iman edenler merhametli olun” diye bir buyruğu yoktur Allah'ın.Sabahattin Ali'nin merhamet ile ilgili yorumu da neden böyle bir buyruğun olmadığını açıklar mahiyette:

"Hepimiz acınmaya layıkız; ama kendi kendimize acımalıyız. Başkasına merhamet etmek, ondan daha kuvvetli olduğunu zannetmektir ki, ne kendimizi bu kadar büyük, ne de başkalarını bizden daha zavallı görmeye hakkımız yoktur..."“Öyle bir hukuk sistemi kurun ki kendinizi benden başkasının merhametini dilendirerek küçültmeyin” der aslında Allah.

Besmelede onca isminden “Rahman-Rahim”i zikretmemizin sebebi de bu olsa gerektir.

Aslolan insanı insanın merhametine muhtaç etmeyecek adaleti ikame etmek olmalıdır.

https://www.dikgazete.com/etiket/?q=Alev+Alatl%C4%B1