?>

SADAT, Blackwater, Wagner Group rekabeti ekseninde Türk'ün sivil savunma gücü!

Ali Karani

3 yıl önce

- SADAT…
28 Şubat 2012 tarihinde Emekli Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi ve 23 emekli subay ve astsubay tarafından kuruldu.
Şirketin kuruluş içeriğinde; “uluslararası alanda askeri ve iç eğitim, savunma danışmanlığı, mühimmat alımı…” gibi tanımlar yer alıyor.
Şirketin kurucu üyeleri tarafından, “Savunma - Danışmanlık”ın kısaltması olarak kullanılan “SADAT” isminin seçildiği ifade ediliyor.
Uluslararası alanda, Silahlı Kuvvetlerin ve İç Güvenlik Güçlerinin organizasyonu amacıyla, stratejik danışmanlık, özel savunma ve güvenlik eğitimleri ile donatım alanlarında hizmet vererek, İslam Ülkeleri arasında savunma ve savunma sanayi işbirliği ortamı oluşturmak ve İslam Dünyasının, kendine yeterli bir askeri güç olarak da Dünya Süper Güçleri arasındaki hak ettiği yeri almasına yardımcı olmayı amaçladıkları ifade edilmektedir.
Emekli Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi, Genelkurmay Özel Harp Dairesi ve KKTC Sivil Savunma Teşkilat Başkanlığı'nda yaklaşık 30 yıl görev yaptı.

-Emekli Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi-
Kara Harp Akademisi'nde eğitmen olarak derslere giren Sayın Tanrıverdi’nin öğrencilerinden birinin de Savunma Bakanı Hulusi Akar olduğu söylenmektedir.
Tuğgeneralliğe terfi eden Sayın Tanrıverdi, “28 Şubat” döneminde resmi olarak "kadrosuzluk" gerekçesiyle emekliye sevk edildi. 
Sayın Tanrıverdi, askeri kariyerinden sonra, kendisi gibi Türk Ordusuna hizmet etmiş ve emekli olmuş askerler ile kurulan Adaleti Savunanlar Derneği’ne (ASDER) katıldı ve 5 yıl boyunca, kurumun genel başkanlığı pozisyonunda bulundu.
Adaleti Savunanlar Stratejik Araştırmalar Merkezi Derneği (ASSAM www.assam.org.tr) aracılığıyla da daha çok gündeme gelmeye başladı.
Sayın Tanrıverdi, SADAT'ı kurmadan önce, ABD'de askeri strateji alanında danışmanlık yapan Amerikalı özel şirketlerin işleyişi hakkında araştırmalar ve çalışmalar da yürüttü.
- BLACKWATER “ACADEMI”…
26 Aralık 1996'da eski Donanma “SEAL” subayı Erik Prince tarafından “Blackwater” olarak kurulmuştur, 2011'den beri “Academi” olarak bilinen bir Amerikan özel askeri şirketidir. 
Şirket, 2007'de Bağdat'taki Nisour Meydanı'nda bir grup çalışanının 17 Iraklı sivili öldürüp, 20'sini yaraladığı ve ABD'de dört çalışanının mahkum edildiği, ancak daha sonra 22 Aralık 2020'de Başkan Donald Trump tarafından affedildiği zaman yaygın bir ün kazandı.
Academi, sözleşmeye dayalı olarak Birleşik Devletler federal hükümetine güvenlik hizmetleri sağlar.

Grup, 2003 yılından bu yana Merkezi İstihbarat Teşkilatı'na (CIA) hizmet vermektedir. 
2013 yılında, Academi yan kuruluşu International Development Solutions, Dışişleri Bakanlığı güvenlik görevlileri için yaklaşık 92 milyon dolarlık bir sözleşme aldı. Academi, 2014 yılında Constellis Group'un bir yan kuruluşu olan Triple Canopy ile birleşti .
2006'dan 2008'e kadar şirketin başkan yardımcısı olan Cofer Black, 2001'deki 11 Eylül İkiz Kuleler saldırıları sırasında CIA'nın Terörle Mücadele Merkezi'nin (CTC) direktörüydü.
Kamu hizmetinden ayrıldıktan sonra Black, özel istihbarat toplama şirketi Total Intelligence Solutions Inc.'in başkanı ve Blackwater'ın başkan yardımcısı oldu. 
Robert Richer, Total Intelligence Solutions'ı kurduğu Ocak 2007'ye kadar istihbarattan sorumlu başkan yardımcısıydı. Eskiden CIA'nın Yakın Doğu Bölümü Başkanıydı.
- WAGNER GROUP...
Rusça: “Группа Вагнера”, Gruppa Vagnera olarak da bilinen, “PMC” Wagner”, “ChVK Wagner” Özel Askeri bir Şirketin Rusça kısaltmasıdır.
Çeşitli haberlerden elde edilen bilgilere göre Suriye ve Ukrayna ve Libya’da operasyonlar dahil olmak üzere, çeşitli çatışmalarda yer almış. 
Sahibinin, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yakın bağlantılara sahip olduğu söylenen işadamı Yevgeny Prigozhin olduğu da iddia ediliyor.

The New York Times'da yayınlanan raporlara göre ChVK Wagner'in, GRU'nun kılık değiştirmiş silahlı bir birimi olduğu görüşü de hakim.
GRU; Rusya Silahlı Kuvvetler Genelkurmayına bağlı askeri istihbarat teşkilatıdır. Daha öncesinde Sovyetler Birliği'nde Kızıl Ordu'ya bağlıydı. “GRU”, Rusya'nın en büyük istihbarat teşkilatıdır.
*
İtiraf etmeliyiz ki, bu üç Özel Güvenlik Şirketi hakkındaki bilgiler, “wikipedia” ve internet ortamında yapılan umuma açık haberlerden derlenerek elde edilmiştir. 
Bu noktadan sonra, kendi düşüncemizi ve sorularımızı içeren kısım başlamaktadır…
Amacımız;

Bu üç şirketin, aralarındaki farkları ve/veya benzerlikleri ile birlikte, coğrafyamıza yaptıkları faydalı ve/veya zararlı etkiler nelerdir?
Bunları sorgulayarak bulmamızı sağlamaktır.
Soru;
Coğrafyamızda SADAT gibi “uluslararası savunma danışmanlığı” diyebileceğimiz bir yapı gerekli midir!?
Cevap;
Organik bağımız olan veya geçmişten mirasçısı olduğumuz çevre coğrafyalarda gelişen vakıalar göz önüne getirilirse, “Evet… Gereklidir!”
Hatta bir adet “Özel Şirket” değil, onun gibi, uluslararası rekabet arenasında diğerleriyle boy ölçüşebilecek birkaç tane daha özel şirkete ihtiyaç vardır da diyebiliriz!
Böylelikle; Devlet kurumları ve sivil kurumlar eşgüdümlü çalışmaktadırlar da diyebiliriz.
Nasıl mı?
Global ölçekte kurgulanan tüm plan ve projelerin içerisinde bulunan çeşitli yapıların, bazı noktalarda devlet kurumlarının üzerinde bir güce eriştiğine, bazı noktalarda ise devletin gücü ve kudretine muhtaç olduğuna şahitlik etmişsinizdir.
‘Çıta’nın global hedefler ölçeğine çıkartılması ile kurgusu başlatılan yeni dünya düzeni planlamasında, devletlerin ve özel (şirketler) sektörün nerede başladığı ve nerede bittiğinin bulanıklaşarak net olmadığı, hatta bu durumun çok daha karmaşık bir hal aldığı, herkesin kabul edeceği bir durumdur dersek yanılmış olur muyuz!..
Devlet kurumlarının yanı sıra özel şirketlerin de palazlandırılması ile birlikte hem siyasi, hem de ticari rekabette elini güçlendirmeyi planlayanların, etki gücü yüksek bu tür özel şirketleri, sahaya sürmüş olmaları, mevcut dengelere ciddi etkilerde bulunmuştur.
Bu yöntem sayesinde elde ettikleri sonuçlar üzerinden okuma yapılacak olunursa, sahada karşılığı olan gerçekçi adımlar atılmıştır da diyebiliriz. 
Böylelikle, karşılaşılan sorunların kolayca aşılması ve sahadaki mevcut rakiplerinin ise böyle bir imkana sahip olmamaları ile birlikte, bu tür özel şirketlerin sahada gösterdikleri performans sayesinde, sorunsuz ve hızlıca ilerleme kaydedilmiştir de diyebiliriz.
Black Water ve Wagner Grup, kendi ülkelerinin yerine göre siyasi, politik ve ticari menfaatlerini koruyan bir tavır sergilerken, yabancı basın ile ülkemizde eşgüdümlü faaliyet gösteren bazı haber kuruluşları tarafından kökten red edilerek “SADAT”, uluslararası savunma danışmanlığının adı, neden bir takım “terör örgütleri” ile -kasıtlı olarak- yan yana anılmaktadır dersiniz!?
Neden “diğerlerinin hakkı” olduğu düşünülen girişimin, coğrafyamızda faaliyet gösterenlere Hak görülmediğini anlayabilenler de  beri gelsin artık!..
Zamanın ruhunu okuyamadıkları için değişen dünya şartlarına uyum sağlamak adına karşı çözümler üretemeyen sivil veya devlet yapıları olsun, edilgen konumdan kurtulamayacakları için er ya da geç yıkılmak veya başkaları tarafından kontrol edilmek zorunda kalacaklardır.
Dolayısıyla; 
Değişen dünya şartlarında belirleyici bir konumda olabilmek ve dengeyi kurabilmek için sahada ihtiyaç duyulan “Yol, Yöntem, Metod, Yapı ve Aparatlar”ın acilen eksiksiz bir biçimde kurgulanması ve faaliyete geçirilmesi elzemdir.
Bundan dolayı, Batı’nın kurumları ve medyası tarafından “ÜLKÜ OCAKLARI” da hedef tahtasına konulmuştur… 
Bundan dolayı, Batı’nın kurumları ve medyası tarafından “SADAT - uluslar arası savunma danışmanlığı” hedef tahtasına konulmuştur…  
Son Söz;
Özellikle izlerini kaybettirebilmek için -içerideki çeşitli kisvelere bürünmüş “etki ajanları” da en etkili şekilde kullanılarak-  sivil kimliğe kavuşturulmuş tüm tehditlere ve hamlelere karşı, Türk’ün de etkili bir sivil savunma gücüne sahip olduğuna -fazlasıyla da olması gerektiğine, o içimizdekilerle birlikte- artık dünyanın alışması gerekmektedir.
Saygılarımla.
.
Ali Karani, dikGAZETE.com

YAZARIN DİĞER YAZILARI