CUMHURBAŞKANIMIZ RECEP TAYYİP ERDOĞAN’DAN BİR TALİMAT BEKLENİYOR
Bu istirham mektubumuzun yazılış sebebi Miryokefalon Savaşı’nın cereyan etmiş olduğu yerin resmen ve ilmen tesbitinin sağlanması konusundaki dilektir.
Bizim Birinci İstiklâl harbimiz, 17 Eylül 1176 Cuma günü, Roma’ya karşı kazandığımız Miryokefalon Savaşı’dır.
Nihal Atsız, Miryokefalon Savaşı için “Türk Yurdu” dergisinin 1959 Ağustos sayısında:
“Malazgirt Meydan Savaşı’nın Türk kahramanlığı, Türk askerliği ve Türk Millî şuurunun en yüksek örneklerinden birisi olmakla beraber; “Malazgirt zaferi Anadolu’yu bize tamamiyle açtı ve Anadolu’da yeni bir Türk devleti başladı” şeklinde aydınlarımız ve tarihçilerimiz arasındaki görüşlerin doğru olmadığını söyler.
“Eğer öyle olsaydı; İmparator Manuel 1161’de toprak alamaz, 1176’da Selçuklu devletini tamamen ortadan kaldırmak amacı ile meşhur Miryokefalon savaşını veremezdi. Yardımcı Macar, Sırp ve İngiliz askerlerinin de katıldığı Miryokefalon savaşı, Bizans’ın, artık Anadolu’yu Türklerden geri alması için bütün ümitlerini kıran son teşebbüs olmuş, tabir caizse Bizans bu savaşla manen de yenilmiştir” der.
Yılmaz Öztuna ise, zaferin 834. Yıldönümü münasebetiyle 18 Eylül 2010’da Türkiye Gazetesi’ndeki köşesinde:
“Miryokefalon, Eğridir Gölü’nün az kuzeyindedir. Tam yeri hakkında bu yörenin insanı olan Yk. Müh. Ramazan Topraklı bir kitap yayınladı: M. Savaşı, Ankara 2010. Burada, 12. yüzyılın en büyük ve en önemli meydan muharebesi vuku buldu. En büyük ve önemli Avrupa ve Hristiyan devleti Bizans’ın, çok seçkin bir asker, devlet ve kültür adamı olan imparatoru Manuel Komnenos, Anadolu Selçuklu sınırını geçti. Miryokefalon geçidine geldi. İkinci Kılıç-Arslan ve Türk ordusu burada idi. Türk’ün geleceğini belirleyen meydan muharebesi burada oldu. Kaybetse idik, düşman, taht şehrimiz Konya’ya gelecek, bizi Anadolu’da sürebildiği kadar doğuya sürecekti. Malazgirt’ten tam 105 yıl sonra, devletimizin geleceği kararacaktı” der.
İstiklâl türkümüzün şairi M. Akif, Çanakkale Şehitleri şiirinde öncelikle Çanakkale destanını yazan Mehmetçiği, sonra da Şark’ın en sevgili iki sultanı diye nitelendirdiği Selâhaddin ve Kılıç-Arslan’a benzeterek şöyle över:
“Sen ki, son ehl-i salibin kırarak savletini,
Şarkın en sevgili sultanı Selâhaddin’i,
Kılıç-Arslan gibi iclâline ettin hayran”
1930’larda Benito Musolini, Anadolu üzerinde hak iddia etmeğe kalkıştığı zaman Atatürk, gereken siyasî cevabı vermiş ve muhtemelen timsal olsun diye Roma’nın büyük düşmanı Anibal’ın mezarının bulunmasını emretmiştir. O günün tarihçileri de çok kısa zamanda Anibal’ın yattığı bölgeyi tespit etmişlerdir.
Şimdi de düşmanlarımız, yurdumuzu parçalama ve yok etme uğraşısını doruğa tırmandırmışken, 846 sene önce kazanılan Miryokefalon Savaşı’nın yerini tesbit edip, törenlerle kutlamanın zamanıdır.
Bu itibarla, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dan, “Miryokefalon Savaşı’nın yerini derhal tespit edip geliniz!” mealinde Türk Tarih Kurumu’na verilecek bir talimat bekliyoruz.