Hareket ve egzersizle mutluluk kapısını aralayan ve toplumun önemli bir kesimini oluşturan engelli bireylerin, serbest zamanlarını sporun yanı sıra farklı alanlarda/uğraşlarda değerlendirmeleri, sosyal hayata katılımları açısından önem taşımaktadır.
Bu önemi gün yüzüne çıkaran aktiviteleri, farklı örnekler/çalışmalarda görmek mümkün.
Konunun önemi, ilgili kanunlarla (5378 Sayılı Engelliler Kanunu, 4857 İş Kanunu, 657 Sayılı Memurlar Kanunu) güvence altına alındığını görmekteyiz.
Bu kanunların içerisinin doldurulup doldurulmadığı ve amacına yönelik uygulanıp uygulanmadığını örnekleriyle görmekteyiz.
Bu örneklerin gündeme getirilmesi ve detaylandırılmasının yararlı olacağı kanaatindeyiz…
‘YARDIM DEĞİL HAK EKSENLİ POLİTİKA’
Dezavantajlı bireyler spor aracılığıyla sağlıklı ve zinde kalmak adına yol kat ederken, spor yapmanın tek taraflı yeterli olmayacağı, destekleyici etkinlikler olması gerekmektedir.
Bu faaliyetlerin en önemli ayağını özel gereksinimli (engelli) bireylere maddi ve manevi desteğin sürdürülebilir olmasını sağlamak.
Buna yönelik hükümet çalışmalarının en önemli ayağını 2010 yılında yapılan anayasal değişikliklerle güvence altına alınması, bakım ve rehabilitasyon hizmetlerinde özel eğitim destek kapsamının genişletilmesiyle görmekteyiz.
Gerekli değişiklikle birlikte eğitim ve istihdam neticesinde, engelli bireylerin bağımsız ve üretken olmaları sağlanmaktadır.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz günlerde katılım gösterdiği “Engelleri Birlikte Aştık” buluşmasında ifade ettiği, “Şimdiye kadar 62 bin 337 engelli ataması yaparak bu alanda rekor üstüne rekor kırdık… Engelli kardeşlerimize yönelik sosyal politikalarımızı yardım değil, hak eksenli bir anlayışla şekillendirdik. Eğitim, rehabilitasyon, istihdam, sosyal yardım, evde bakım, girişimcilik, sportif ve kültürel faaliyetler, sağlık ve erişilebilirlik gibi alanlarda hayata geçirdiğimiz politikalarla engelli kardeşlerimizle engelleri birlikte aştık” sözleriyle, mevcut hükümetin engelli bireyin katılım ve katkılarının neler olduğu, net bir şekilde görülmektedir…
MALATYA’YA ‘GÜLEN YÜZLER KAFE’
Engelli bireylerin hayatlarını kaliteli bir şekilde sürdürmeleri için, kanunla güvence altına alınması kadar, bu kanunların uygulanışı kişisel tercihlere bırakılmamasının önemi dikkat çekmektedir.
Konuyla ilgili gerçekleştirdiğimiz araştırmada karşımıza çıkan örnekler, önemine dikkat çektiğimiz konuların ayrıntısı/hassasiyetini de ortaya koymaya yetiyor.
Bu örneklerden bir tanesi de açılışı 3 Aralık tarihine denk getirilen ‘Gülen Yüzler Kafe’.
Engelli ve engelsiz herkesin ziyaret edecek ve vaktini geçirebilecek ‘Kafe’de 8’i down sendromlu 12 kişi istihdam edilecek.
Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan’ın, günün anlam ve önemine vurgu yaptığı konuşma dikkat çekici;
“Cenab-ı Allah insanları yaratırken yaratılmışların en onurlusu en şereflisi olarak yaratmıştır. Biz, Yaratanın yarattığı her değeri başımızın üzerinde taç ederiz.
Büyükşehir Belediyesi olarak engelli kardeşlerimizle ilgili olarak sadece bu kafe ile ilgili değil her alanda onların işlerini kolaylaştıracak bir anlayış içerisinde çalışıyoruz. Down Sendromlu çocuklarımız için açacağımız Gülen Yüzler Kafesinin hayırlı olmasını temenni ediyorum…”
“HEP BİRLİKTE MUTLU OLACAĞIZ”
Malatya’da açılışı gerçekleşen ve Down Sendromlu çocukların işletilmesinde görev alacak Gülen Yüzler Kafe, İŞKUR-BELSOS ve Sağlık Sosyal Hizmetleri Daire Başkanlığı işbirliğiyle faaliyete geçti.
Kafe, Malatya Belediye Başkanı Gürkan’ın belirttiği gibi, sevgi dolu engelsiz yaşamın kapısını aralayacak.
Büyükşehir Belediye Başkanı Gürkan tarafından Sanat Sokağında “Down Kafe”nin açılışıyla ilgili görüşlerini açıklayan Down Sendromlular Dernek Başkanı Nursel Vardı’nın sözleri, önemli mesajlar içeriyor;
“Geçen yıl engelliler gününde Sayın Başkanımıza bu talebimizi ilettik. Sayın Başkanımız bir yıl sonra yine bir engelliler gününde bu mutluluğu bizlere yaşattı.
Down Sendromlu aileler olarak hiç kimsenin acımasına ve maddi desteğine ihtiyacımız yok. Şu anki mutluluğu hiçbir şey veremezdi.
İnşallah burada özel çocuklarımızla birlikte nefes almak, gülen yüzlerle birlikte, Malatya halkının gülen yüzüyle sevgisiyle inşallah hep birlikte mutlu olacağız.
Bu kafede down sendromlu çocuklarımız sizlere hizmet edecek. Onlara davranışlarınızla, gülen yüzünüzle ve sözlerinizle acımaktan çok bir şeyler öğretmenin çabası içerisinde olmalıyız. İnşallah bu kafede mutlu kaliteli zaman geçireceklerine inanıyorum.”
KAFELER FARKINDALIK YAŞATIYOR
Sosyal sorumluluk projesi kapsamında Malatya’da açılışı gerçekleşen kafe haberi bize daha önce açılışı gerçekleşen İstanbul Üsküdar’da “Tebessüm Kafe”, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi “Mutlu Kafe”, Düzce Belediyesi “Kusursuz Kafe”, İzmir’de “+1 Down Kafe”, Denizli’de “Down Kafe”, Eskişehir’de “Gökkuşağı Kafe”, yine Mersin’de açılan “Down Kafe”yi hatırlattı.
Down Sendromlu bireylerin işleteceği bu kafelerin her biri, ilgililerin belirttiği “Sorumluluk almayı seven garsonlar… Kendi ayakları üzerinde duran bireyler… Yaptıkları kurabiyelerin içine sevgilerini katıyorlar… Yaptıkları servislerle insanların içini ısıtmaları… Kocaman tebessüm oluşan yüzler… Bir fincanın kırk yıldan fazla, güzellikle oluşturacak dakikalar…” şeklinde ortak bir anlayışla yönetiliyor.
İfadeler bizleri bu kadar mutlu ediyor ise, etkinliklerin içerisinde yer alan o kardeşlerimizin daha fazla mutlu olduklarını tahmin etmek güç olmasa gerek…
PROJE SÜREKLİLİĞİNİN ÖNEMİ
Malatya İnönü Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Engellilerde Beden Eğitimi ve Spor Eğitimi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Ilkım Hocamıza, Malatya’da açılan “Gülen Yüzler Kafe” ile ilgili görüşlerini paylaşmasını istediğimizde, açılıştan duyduğu memnuniyeti şu ifadelerle dile getirdi;
“Down Sendromlu bireylere yönelik açılan Gülenyüzler Kafe Malatya gibi büyük bir şehir için ihtiyaç olarak görülmekteydi. Bu kapsamda Malatya Büyükşehir Belediyesi, İşkur Müdürlüğü, Malatya Down Sendromlular Derneği’nin girişimleri olumlu sonuçlandı.
Down Sendromlu bireylerin toplumla iç içe olmaları, sosyalleşmeleri çok önemlidir. Özellikle özel bireyi olan ailelerin yaşam memnuniyetlerini doğrudan ilgilendiren bu projelerin süreklilik arz etmesi önemli.
Bireylerin kendilerini ifade edebilmeleri, toplumla iç içe olmaları bu tür sosyal girişimciliklerle sağlanır. Bu tür girişimciliklerin Türkiye genelinde yaygınlaşması önemli.”
Mehmet Ilkım Hocamınızın değindiği gibi, dileriz sosyal sorumluk adına bu tür anlamlı yatırımların sayısı her geçen gün artar ve toplum olarak engelliler konusunda daha bilinçli hale geliriz…